BU GENÇLER UYUŞTURUCUYA KARŞI SAVAŞ AÇTI

TAKİP ET >>

Geçtiğimiz günlerde düzenlenen “ Sağlıklı Gençlik Mutlu Gelecek” konulu konferansında konuşan Vali Orhan Düzgün“ Hocalarımız matematik ya da coğrafya hocamız fark etmez hocalarımız dersin arasında yada derse direk bağlantılı olarak dersleri öğrencilere direk anlatabilir ve onların gelişimine daha fazla katkı sağlayabilir. Gençlerimiz artan bu zararlı alışkanlıklardan kurtulmaları için onları mutlaka bilgilendirmeleri gerekiyor. Bunları yaparken çok hassas davranmamız gerekiyor konu hakkında çok bilgisi olmayan çocuklara bunları anlatırken onlarda yanlışlıkla merak oluşturmamamız gerekiyor” demişti.
İl Milli Eğitim Müdürü Bilal Yılmaz Çandıroğlu “Malumunuz gençliğimiz elimizde tutmamız için çok kıymetli bir proje ile karşı karşıyayız. Uyuşturucu ile mücadelede konusunda herhalde bir savaş olsa bu uyuşturucu konusu savaştan daha kötü arkadaşlar. Biz bunu ne kadar önemser ve ne kadar üzerine gidersek arkadaşlar gençliğimize de o derecede sahip çıkmış oluruz” diye ifadesinde bulundu.
Kocasinan Kaymakamı Ali Candan “ Bu gün ki seminerimize hoş geldiniz. Uyuşturucu bilindiği üzere çağımızın en önemli hastalıklarından birisidir. Kişilerin beden ve ruh sağlığını çok kötü etkilediği gibi toplumda da çok önemli düzensizliklere, bozukluklara yol açmaktadır. Uyuşturucu ve alkolden dolayı gasp, fuhuş, hırsızlık gibi her türlü toplumsal bozukluklar ortaya çıkmaktadır. Uyuşturucuya başlama yaşı ne yazık ki 12 ile 18 yaşları arasındadır. Hedef kitlesi bu yaş aralığında olmasından dolayı bizlere de çok önemli işler düşüyor” diyerek sorunun ciddiyeti ve verilmesi gereken mücadeleye dikkat çekmişlerdi. Biz de bu hafta gençlerle uyuşturucuyu konuştuk onlar nasıl bir pencereden görüyor bu tehlikeli maddeleri Onlar bir grup lise öğrencisi… Çeşitli okullarda okuyorlar bir araya gelerek son günlerde özellikle gençlerin ölümüne sebep olan uyuşturucu madde bonzai ile mücadeleye girişmişler. Yeri gelip semt pazarlarında el bildirisi ile yetişkinleri yeri gelip okulda astıkları afişle yaşıtlarını, okul arkadaşlarını bilgilendiriyorlar.

Onlar uyuşturucu ile mücadele gönülleri …

Murat Zeren, Barış Timur, Hilal Karaslan, Beste Yaralı, İsmail Durak, Mehmet Peker, Abdullah Sarıkaya… İşte onların uyuşturucu ile mücadele ve uyuşturucuya ilişkin düşünceleri …

Uyuşturucu ve bonzai ile mücadele fikri nasıl oluştu nasıl karar verdiniz ?

Arkadaşlarımız toplandık çoğu liseden birer temsilci alarak, uyuşturucu ile mücadele etmeye karar verdik. Geçtiğimiz yaz haber bültenleri ve gazetelerde bonzai ve çeşitli uyuşturucu maddelerden gençlerin ölümünü görerek harekete geçtik.

İlk önce okuldaki arkadaşlarla, kendi çevresiyle bu konuda nasıl mücadele edilebilirin sorusunu sorarak cevap aradı.

Biz sağlık Meslek Liseliler bunun sağlık alanında bir sorun olduğunu düşünerek bu mücadeleye karar verdik. İlk önceleri çok ciddiye alınmadık.

Ama sonra bildiri hazırladık, seminerler düzenledik. Çoğumuzun okulu yoğun olarak kullanıldığı için okullarda uyuşturucu biz mahalleye çıkıp mahalle pazarlarında okul öğrencileri olarak üniformamızla ailelere ulaşmayı hedefledik.

Çocuğunuzda bu tip belirtiler varsa buna dikkat edin çocuğunuz büyük ihtimalle uyuşturucu kullanıyor diye uyarılar yaptık. Daha sonrası için de projelerimiz var.

Okullarınız da uyuşturucu kullanan insanlar var mı?

Mahallemde çok yoğun olarak kullanılıyor okulda da elbette kullananlar var.

Biz kendi aramızda bile tahmin edebiliyoruz zaten kimin kullandığını biliyoruz az çok.

Okul idaresi bu konuda çok yaptırım sahibi olamıyor. Bizim okulumuz emniyetten milli eğitimden izin almanız gerekiyor diye söyledi. Bizim emniyetle bir iletişimimiz olmadı şu ana kadar…

Bonzai ve uyuşturucu madde o kadar yaygınlaştı ki okul önlerinde pamuk şekeri satmaya gelenlerin uyuşturucu sattığıyla da karşılaşabiliyorsunuz.

Polisler okul çevresinde sigara içene ceza yazıyor. Ama aynı yüksek duyarlılığı uyuşturucu madde kullananlarda gösteremiyor zaman zaman…

Çevremizde uyuşturucu ile mücadele konusunda çok yaygın bir çalışma sürdürdük.

Mazlumlar Mahallesinde bir okuldayım. Okulda olmasa da mahalle çevresinde uyuşturucu kullananlar var biz de okulumuzda afiş asarak farkındalık sağlamak açısından bir katkı koyduk bu mücadeleye…

Özellikle 9. Sınıflara bilgi veriyoruz uyuşturucunun zararları konusunda çünkü genelde o yaşlarda kullanmaya başladıklarını düşünüyoruz uyuşturucunun.

Halk tepkisi veya arkadaşlarınızın tepkisi nasıl?

Aslında bildiri verdiklerimiz arasında çok olumlu bakanlar da var dalga geçenler de var. Ama biz oraya yazıyoruz bonzai'ye savaş açıyoruz diye. Arkadaş gülüyor ben bonzai içmiyorum esrar içiyorum diye dalga geçiyor fakat onları da kazanmak lazım. Bize öncü olan aslında Emek Gençliği'dir onlar program ve tüzüklerinde uyuşturucuya karşıdır. Ama özellikle belirtmek gerekirse hepimiz Emek Gençliği'nden değiliz siyasi bir görüşü olmayan da var başka siyasi görüşlerden insanlar da var bu mücadelenin içinde.

Ben sağlık meslek lisesinde okuyorum. Benim okulumda kullanan çocuklar var. Birkaç haftadır onlarla yakından ilgileniyorum. Onlara engel olmaya çalışıyorum. Durumlarında değişiklik var.Bunlar maddi gücü olmayan insanlar.

Peki, maddi durumu olmayan bir insan bunun parasını nerden buluyor?

Bulduğu parayı oraya yatırıyor. Bazen de satıcı alıştırıyor parasız olarak sonra paraya döküyor işi. Çok da rahat buluyor. Artı bonzai diğer uyuşturucu maddeye göre daha ucuz. Bunları nereden biliyoruz çünkü uyuşturucu ile ciddi bir mücadele veriyoruz.

Gençler neden bonzai ve uyuşturucu maddeye ihtiyaç duyuyor sizce ?

İnsanlar özellikle gençler ülkemizde eğitim sisteminin bozukluğu yoksulluk bir psikolojik boşluk oluşturuyor. Onlar da bu boşluğu uyuşturucu madde ile gidermeye çalışıyor. Hayattan birazda olsa kopayım bütün bu stresten bunalımdan bir parça da olsa uzak kalayım, kafam güzel olsun gibi düşüncelerle uyuşturucuya sarılıyor insanlar.

Sizce televizyon ve medyadaki haberler bu konuya ilişkin yayınlar insanları uyuşturucu konusunda merak uyandırıp sevk ediyor mu uyuşturucu kullanımına?

İnsanlar kendi kararlarını kendisi verebilir bence, psikolojik de olsa kendi kararını kendi verir, arkadaş çevresi, geleceğini görememe, sınav kaygısı, kız arkadaşıyla durumunun bozuk olması bütün bu etkenler olabilir bir televizyon veya gazete yayını bunlar kadar etkilemez bence insanı. Politik olarak bakıldığında da geleceğini görememekten kaynaklı bence. Ben yarın bir gün görmediğim derslerden sınava tabii tutuluyorum benim sıkıntıya girmemem mümkün mü psikolojik olarak. İradem var ama herkesin sıkıntıya bakış açısı farklı… Mesela bazı okulların önünde transporter dolmuşlarla uyuşturucu satılıyor.

Polis yeterince mücadele edebiliyor mu sizce?

Hayır buna çok inanmıyoruz aslında iki hafta önce polis gelip terörle mücadele ile ilgili sunum yaptı. Uyuşturucu ile ilgili sunumlara ağırlık verilmesi gerekir bence. Hatta bize biz uyuşturu konusunda bir şey bilmiyorduk sizin sayenizde öğrendik diyen bile var. İyi de biz insanları bilgilendirip uzak tutmak istiyoruz. Uyuşturucu dünya da tehlike bunu gençler olarak görmezden gelmemiz mümkün mü sizce? Gençliğin uyuşturulması demek köle olması demek uyuşması demek. Gençlik ülkenin geleceğini oluşturur uyuşmak yerine politikayla uğraşsınlar, bunda yararlı olmak mümkün.

Peki, polis size bildiklerinizi bizle paylaşın beraber mücadele edelim derse buna nasıl bakarsınız?

Elimizden geleni yaparız ama bu polisin adı altında olmaz biz bunun için mücadele verdik.

Hiçbir kurum ya da kuruluş adı altında olmadan bir bilgilendirme toplantısı buna ilişkin bir çalışma yapacaksa elimizden geleni yaparız. Çünkü sadece bir fikirde insan yok bizim aramızda. Kişiye yada kuruma mal etmek istemiyoruz.

Uyuşturucu ile mücadele afişlerinin maddi boyutunu kim karşılıyor hepiniz öğrencisiniz?

İdare izinliyse idare kendi çıkarır ama idare izinli değilse biz kendi harçlığımızı birleştirip bunu çıkarıyoruz. Birimizin babasının işyerinin insörtlerini dağıttık o bize destekleyici oldu. Bazen böyle güzel durumlar da oluyor tabi… ( gülüyorlar)

Sonuç olarak özetlerseniz mücadelenizi…

Gençliğin ilerdeki nesillere aydınlık ve kültürlü ulaşmasını hiçbir baskıya boyun eğmemesi için çabamız. Bizi bazen siyasi bakarak bize uzak durabiliyorlar ya da karşı çıkabiliyorlar. Bütün bunlarla da mücadele etmeye çalışıyoruz. Haklı politikadan kaçmasınlar. Biz bu tehlikelerle mücadelemize devam edeceğiz. Bir kişinin bile sorunu olsa biz bununla ilgileneceğiz. Başarılı olduğumuza inanıyoruz. Bu sadece iki kişi arasında bir sohbetle başlayıp dalga dalga yayılan bir durum oldu. Gönüllülük esasıyla yapılacak bir durum bu herkese kapımız açık. Biz bir kişiyi dahi hayata tutundurabilirsek bu bir başarıdır…

RÖPORTAJ: Güler Ruhsar Aktaş HATİP

Bakmadan Geçme