Böbrek hastalarına 'Yerli ve Milli' tedavi ile çözüm
Erciyes üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdullah Demirtaş, böbreği tıkanıklığa bağlı çalışmayan hastalar için bir tedavi modeli geliştirdiklerini açıkladı. Beş yıldır bu tedavi modeli üzerinde çalıştıklarını vurgulayan Prof. Dr. Abdullah Demirtaş, bu tedavi ile böbrekleri tıkanıklığa bağlı çalışmayan ya da çok az çalışan hastaların yarısında hastanın böbreğinin kurtarılabildiğini gösterdiklerini söyledi.
Yaptığı yazılı açıklama ile uyguladıkları tedavi hakkında bilgiler veren Prof. Dr. Abdullah Demirtaş, 'Demirtaş'ın iki aşamalı tedavi yöntemi' adını verdiklerini belirterek, ekip olarak titizlikle yürüttükleri çalışmalarını dünyanın prestijli dergilerinden Japon Nefroloji Derneği'nin yayın organı olan Clinical and Experimental Nephrology dergisinde de (DOI: 10.1007/s10157-019-01801-x) yayınladığını açıkladı.
Prof. Dr. Abdullah Demirtaş, daha önceden tüm dünyada da benzer şekilde uygulandığı üzere böbrek fonksiyonları sintigrafik yöntemlerle yapılan tetkiklerde yüzde 10 ve altında olan tıkalı böbreklerde genel tedavi yaklaşımının bu böbreklerin ameliyat ile alınması şeklinde olduğunu belirterek şunları kaydetti:
'Geliştirdiğimiz 'Demirtaş'ın iki aşamalı tedavi yöntemi' ile bu şekilde çalışmayan veya az çalışan böbreklere bir şans verilmektedir. Yöntem detayını ise; bu şekilde çalışmayan böbreğe nefrostomi adı verilen bir drenej teli takılır, bu nefrostominin 2 hafta böbrekte kalır, başlangıçta yapılan sintigrafik yöntemler tekrarlanır, böbrek çalışması yüzde 10 üzerine çıkar veya nefrostomiden 100 ml den fazla idrar gelirse böbrek düzeltici ameliyat ile korunur. İki hafta sonraki değerlendirmede böbrek fonksiyonlarında hiç bir düzelme olmazsa çalışmayan böbrek ameliyat ile alır. Bu şekilde tedavi edilen hastaların yarısında böbreklerinin korunduğu ve bu yöntem sayesinde böbrek hastalığı olan hastalarda diyaliz ihtiyacı daha az olacaktır. Ek olarak hastalar diyaliz hastası bile olsa diyaliz ile atılamayan vücut için son derece zararlı bazı toksinlerin bu şekilde çalışan böbrekten atılabilecektir.'
Tedavi yönteminin geliştirilmesinde kendisinin de bir böbrek nakil hastası ve her bir böbrek hücresinin ne demek olduğunu bilmek olduğunun altını çizen Prof. Dr. Demirtaş, tüm dünyada da bu yöntemin uygulanmaya başlandığını hatta yakın zamanda bu yöntem ile kurtarılan bir böbrek vakasının da yurt dışından vaka yayını haline getirilmesinden ekip olarak son derce gurur duyduklarını ve tüm Türkiye'den hastalara da hizmet vermekten mutlu olacaklarının altını çizdi.
Prof. Dr. Abdullah Demirtaş bir hekim, ürolog cerrah ve böbrek nakilli biri olarak şahsım ve tüm ekibimiz adına böyle yerli ve milli bir tedavi yöntemini geliştirmekten son derece mutlu, gururlu çalışma azmi ile dolu olduklarını ifade ederek, yeni tedavi yöntemleri üzerinde de ekip olarak çalışmaya devam ettiklerini sözlerine ekledi.
Yaptığı yazılı açıklama ile uyguladıkları tedavi hakkında bilgiler veren Prof. Dr. Abdullah Demirtaş, 'Demirtaş'ın iki aşamalı tedavi yöntemi' adını verdiklerini belirterek, ekip olarak titizlikle yürüttükleri çalışmalarını dünyanın prestijli dergilerinden Japon Nefroloji Derneği'nin yayın organı olan Clinical and Experimental Nephrology dergisinde de (DOI: 10.1007/s10157-019-01801-x) yayınladığını açıkladı.
Prof. Dr. Abdullah Demirtaş, daha önceden tüm dünyada da benzer şekilde uygulandığı üzere böbrek fonksiyonları sintigrafik yöntemlerle yapılan tetkiklerde yüzde 10 ve altında olan tıkalı böbreklerde genel tedavi yaklaşımının bu böbreklerin ameliyat ile alınması şeklinde olduğunu belirterek şunları kaydetti:
'Geliştirdiğimiz 'Demirtaş'ın iki aşamalı tedavi yöntemi' ile bu şekilde çalışmayan veya az çalışan böbreklere bir şans verilmektedir. Yöntem detayını ise; bu şekilde çalışmayan böbreğe nefrostomi adı verilen bir drenej teli takılır, bu nefrostominin 2 hafta böbrekte kalır, başlangıçta yapılan sintigrafik yöntemler tekrarlanır, böbrek çalışması yüzde 10 üzerine çıkar veya nefrostomiden 100 ml den fazla idrar gelirse böbrek düzeltici ameliyat ile korunur. İki hafta sonraki değerlendirmede böbrek fonksiyonlarında hiç bir düzelme olmazsa çalışmayan böbrek ameliyat ile alır. Bu şekilde tedavi edilen hastaların yarısında böbreklerinin korunduğu ve bu yöntem sayesinde böbrek hastalığı olan hastalarda diyaliz ihtiyacı daha az olacaktır. Ek olarak hastalar diyaliz hastası bile olsa diyaliz ile atılamayan vücut için son derece zararlı bazı toksinlerin bu şekilde çalışan böbrekten atılabilecektir.'
Tedavi yönteminin geliştirilmesinde kendisinin de bir böbrek nakil hastası ve her bir böbrek hücresinin ne demek olduğunu bilmek olduğunun altını çizen Prof. Dr. Demirtaş, tüm dünyada da bu yöntemin uygulanmaya başlandığını hatta yakın zamanda bu yöntem ile kurtarılan bir böbrek vakasının da yurt dışından vaka yayını haline getirilmesinden ekip olarak son derce gurur duyduklarını ve tüm Türkiye'den hastalara da hizmet vermekten mutlu olacaklarının altını çizdi.
Prof. Dr. Abdullah Demirtaş bir hekim, ürolog cerrah ve böbrek nakilli biri olarak şahsım ve tüm ekibimiz adına böyle yerli ve milli bir tedavi yöntemini geliştirmekten son derece mutlu, gururlu çalışma azmi ile dolu olduklarını ifade ederek, yeni tedavi yöntemleri üzerinde de ekip olarak çalışmaya devam ettiklerini sözlerine ekledi.