Başkan Akay, 'Türkiye'de krizler iyi değerlendirilirse, fırsata dönüşür'
Mükemmellik zirvesi Risk ve liderlik toplantısında konuşan Kayseri Pancar Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akay, Türkiye'de krizler, iyi değerlendirenler açısından fırsata dönüştüğü kanaatindeyim dedi.
KalDer Kayseri Temsilciliği tarafından 5 inci Erciyes Mükemmellik Zirvesi, Kayseri Ticaret Odası Rifat Hisarcıklıoğlu Toplantı salonunda düzenlendi. Zirveye ev sahipliği yapan Kayseri Ticaret Odası Başkan vekili Selcan Erişen, zirvenin iş dünyası için önemine değindi ve böyle bir organizasyonun Kayseri Ticaret odasının ev sahipliği yapmasından dolayı duydukları memnuniyeti dile getirdi.
Muka Elektonik San. Tic. A.Ş.Yönetim Kurulu Üyesi Ebru Kantarcı Kayaoğlu'nun Oturum Başkanlığını yürüttüğü 'Vizyoner Liderin Kriz Ve Risk Yönetimi' panelinde konuşan Kayseri Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akay, Kayseri Şeker'in 2011 yılı öncesinde batma durumunda iken riskler alınarak zirveye nasıl taşıdıklarını, Kayseri Şeker'in önceki yönetim tarafından batırılmaya getirilme aşamaları ve Bakanlık tarafından kendilerinin görevlendirilme sürecini anlatarak Kayseri Şekerde nasıl risklerle karşılaşıldığı ve bu durum karşısında kendilerinin nasıl sorumluluk altına girip riskler aldıklarını örnekleri ile tek tek anlattı.
Başkan Akay, böyle işleri başarabilmek için adaletli, şeffaf, cesaretli, güvenilir olmak, insanları inandırmak, birlik bütünlük ortamı oluşturmanın yanında aile iklimi oluşturmanız gerekiyor. Bizim Büyük Kayseri Şeker ailesi olarak geniş bir kitlemiz var. Kayseri Şeker şu anda 6 ilde, 40 ilçede, 450 köyde 14.500 aktif çiftçi, münavebe yıllarındaki diğer çiftçilerle birlikte yaklaşık 20 bin çiftçi ile sözleşmeli üretim yapıyor. 4.500 çalışanı, 3 fabrikası, 6 şirketi var. Biz Kayseri Şeker'e Devlet tarafından görevlendirildiğimiz için bu 20 bin çiftçi ailesi önce her şeyin sorumlusu olarak bizi gördüler ve biz arabanın arkasında gelirken para doldurulmuş olarak geldik zannettiler tabi öyle değildi. Bizim, becerimizi, maharetimizi, tecrübemizi, bilgimizi ortaya koymamız gerekiyordu. Bu anlayış içerisinde uzun yıllar gerçekten mücadele edildi ve onun sonucunda geldiğimiz nokta itibarı ile Kayseri Şeker, Türkiye'de kendi sektöründe dev olma iddiasında olan bir kuruluş haline geldi dedi.
Başkan Akay sözlerini şöyle sürdürdü; Türkiye'de şeker sektöründe 33 şeker fabrikası var, Bilindiği üzere Şeker sektöründe geçen sene özelleştirme yaşandı ve şu anda devlet elinde 15 fabrika, özel sektörde ise 18 fabrika bulunuyor. Kayseri Şekerin üç tane fabrikası var. Türk Şekerden sonra 3 Fabrika ile en fazla fabrika sayısı Kayseri Şekere aittir. Biz toplamda 3 milyon 200 bin ton pancar işliyoruz. Bu çiftçinin el emeği, alın terinin, geçiminin karşılığı olan bir şey bunun en doğru ve başarılı şekilde de değerlendirilmesi lazım en verimli en kaliteli şekilde değerlendirilmesi lazım. Biz bunu işte Türkiye'de 33 tane şeker fabrikasının içerisinde en iyi yapma iddiası içerisinde olan bir kuruluşuz.
Bizim geçen sene Turhal bünyemize katıldı, Turhal, Kayseri ve Boğazlıyan Şeker Fabrikalarımız bu 33 tane fabrikanın içerisinde en başarılı üretimi gerçekleştiren fabrikalar oldu. Turhal Şeker Fabrikasının alınması bir anda gündeme gelen bir konu değil. Biz Kayseri şeker Fabrikasında başlangıçta yaşamış olduğumuz sıkıntıları bertaraf ettikten, O süreci atlattıktan sonra gelecek planlaması yapmaya başladık. Gelecek Planlamasında da öncelikli konumuz yeni şeker fabrikaları edinmek. Türkiye'de yeni şeker Fabrikası kurulmasına izin verilmiyordu. 25 tane şeker fabrikası da 2001 yılından beri özelleştirme kapsamındaydı. Mutlaka bunların özelleştirmesi gündeme gelecek ve biz de bunlardan bir iki tanesini alırız diye düşünerek bunun hesabını yaptık. 2018 yılında bu konu gündeme gelince de sektörde şeker fabrikası alan tek kuruluş olarak bu başarıyı gösterdik. Bu önceden yapılmış bir planlamanın sonucudur. Arkasından bir finansal kriz yaşanmaya başladı. Türkiye bunlara alışkın bu krizleri 7- 8 senede bir yaşıyoruz. Aslında Türkiye'de krizleri doğru değerlendirenler açısından fırsata dönüştüğü kanaatindeyim. Avrupalı insanlarla Türk insanımız arasında kriz yönetimi konusundaki en önemli farklılık onlarda sakinlik bizde ise mücadele azmi arzusu, gayret ve dinamizm var.
Bizim Kayseri şeker olarak en iyi bildiğimiz iş şeker sektörüdür ve bu alanda büyüyüp gelişmemiz lazım olduğunu düşünüyorum. Türkiye açısından buna ihtiyaç var. Çünkü Türkiye'de Şeker sektörü Devlet elinde olduğu için Avrupa ve dünya ile rekabet edemiyor. Ama özel sektör elinde bu işlerin dinamizm içinde başarılı şekilde yürüyeceği inancındayım. Biz Kayseri Şeker olarak hem tarımsal üretimde, hem işletme üretiminde Avrupa ile yarışma iddiasındayız. Bu sıkıntıların geçici olduğu inancıyla Turhal'ı kendi bünyemize katmamızın yeni adımlara vesile olabileceğini düşünüyoruz.
Bizim özellikle kriz yönetimi konusundaki anlayışımız şudur; Biz işlerimizde istişareye çok önem veririz. Mesela Kayseri Şeker'in farklılıklarından bir tanesi Türkiye de hiçbir kuruluşta olmayan Çiftçi Meclisimiz var. Bu Mecliste her bölgeden 250-300 kişi civarında çiftçi temsilcilerimiz bulunmaktadır. Çiftçi Meclisimizle yılda en az 3-4 kere toplanır ve birlikte istişare ederiz. Bunun dışında bir sorunumuz olduğu zaman gerek yönetimimiz gerekse yöneticilerimizle birlikte bu sorunu nasıl çözeceğimiz konusunda tabi fikir alışverişinde bulunuruz. Şimdiye kadar izlediğimiz bu yol çerçevesinde hep isabetli gelişmeler kaydettiğimizi görüyoruz. Yani krizler bizim açımızdan fırsata dönüşüyor inancındayım böyle devam edecek ümidindeyim.'
KalDer Kayseri Temsilciliği tarafından 5 inci Erciyes Mükemmellik Zirvesi, Kayseri Ticaret Odası Rifat Hisarcıklıoğlu Toplantı salonunda düzenlendi. Zirveye ev sahipliği yapan Kayseri Ticaret Odası Başkan vekili Selcan Erişen, zirvenin iş dünyası için önemine değindi ve böyle bir organizasyonun Kayseri Ticaret odasının ev sahipliği yapmasından dolayı duydukları memnuniyeti dile getirdi.
Muka Elektonik San. Tic. A.Ş.Yönetim Kurulu Üyesi Ebru Kantarcı Kayaoğlu'nun Oturum Başkanlığını yürüttüğü 'Vizyoner Liderin Kriz Ve Risk Yönetimi' panelinde konuşan Kayseri Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akay, Kayseri Şeker'in 2011 yılı öncesinde batma durumunda iken riskler alınarak zirveye nasıl taşıdıklarını, Kayseri Şeker'in önceki yönetim tarafından batırılmaya getirilme aşamaları ve Bakanlık tarafından kendilerinin görevlendirilme sürecini anlatarak Kayseri Şekerde nasıl risklerle karşılaşıldığı ve bu durum karşısında kendilerinin nasıl sorumluluk altına girip riskler aldıklarını örnekleri ile tek tek anlattı.
Başkan Akay, böyle işleri başarabilmek için adaletli, şeffaf, cesaretli, güvenilir olmak, insanları inandırmak, birlik bütünlük ortamı oluşturmanın yanında aile iklimi oluşturmanız gerekiyor. Bizim Büyük Kayseri Şeker ailesi olarak geniş bir kitlemiz var. Kayseri Şeker şu anda 6 ilde, 40 ilçede, 450 köyde 14.500 aktif çiftçi, münavebe yıllarındaki diğer çiftçilerle birlikte yaklaşık 20 bin çiftçi ile sözleşmeli üretim yapıyor. 4.500 çalışanı, 3 fabrikası, 6 şirketi var. Biz Kayseri Şeker'e Devlet tarafından görevlendirildiğimiz için bu 20 bin çiftçi ailesi önce her şeyin sorumlusu olarak bizi gördüler ve biz arabanın arkasında gelirken para doldurulmuş olarak geldik zannettiler tabi öyle değildi. Bizim, becerimizi, maharetimizi, tecrübemizi, bilgimizi ortaya koymamız gerekiyordu. Bu anlayış içerisinde uzun yıllar gerçekten mücadele edildi ve onun sonucunda geldiğimiz nokta itibarı ile Kayseri Şeker, Türkiye'de kendi sektöründe dev olma iddiasında olan bir kuruluş haline geldi dedi.
Başkan Akay sözlerini şöyle sürdürdü; Türkiye'de şeker sektöründe 33 şeker fabrikası var, Bilindiği üzere Şeker sektöründe geçen sene özelleştirme yaşandı ve şu anda devlet elinde 15 fabrika, özel sektörde ise 18 fabrika bulunuyor. Kayseri Şekerin üç tane fabrikası var. Türk Şekerden sonra 3 Fabrika ile en fazla fabrika sayısı Kayseri Şekere aittir. Biz toplamda 3 milyon 200 bin ton pancar işliyoruz. Bu çiftçinin el emeği, alın terinin, geçiminin karşılığı olan bir şey bunun en doğru ve başarılı şekilde de değerlendirilmesi lazım en verimli en kaliteli şekilde değerlendirilmesi lazım. Biz bunu işte Türkiye'de 33 tane şeker fabrikasının içerisinde en iyi yapma iddiası içerisinde olan bir kuruluşuz.
Bizim geçen sene Turhal bünyemize katıldı, Turhal, Kayseri ve Boğazlıyan Şeker Fabrikalarımız bu 33 tane fabrikanın içerisinde en başarılı üretimi gerçekleştiren fabrikalar oldu. Turhal Şeker Fabrikasının alınması bir anda gündeme gelen bir konu değil. Biz Kayseri şeker Fabrikasında başlangıçta yaşamış olduğumuz sıkıntıları bertaraf ettikten, O süreci atlattıktan sonra gelecek planlaması yapmaya başladık. Gelecek Planlamasında da öncelikli konumuz yeni şeker fabrikaları edinmek. Türkiye'de yeni şeker Fabrikası kurulmasına izin verilmiyordu. 25 tane şeker fabrikası da 2001 yılından beri özelleştirme kapsamındaydı. Mutlaka bunların özelleştirmesi gündeme gelecek ve biz de bunlardan bir iki tanesini alırız diye düşünerek bunun hesabını yaptık. 2018 yılında bu konu gündeme gelince de sektörde şeker fabrikası alan tek kuruluş olarak bu başarıyı gösterdik. Bu önceden yapılmış bir planlamanın sonucudur. Arkasından bir finansal kriz yaşanmaya başladı. Türkiye bunlara alışkın bu krizleri 7- 8 senede bir yaşıyoruz. Aslında Türkiye'de krizleri doğru değerlendirenler açısından fırsata dönüştüğü kanaatindeyim. Avrupalı insanlarla Türk insanımız arasında kriz yönetimi konusundaki en önemli farklılık onlarda sakinlik bizde ise mücadele azmi arzusu, gayret ve dinamizm var.
Bizim Kayseri şeker olarak en iyi bildiğimiz iş şeker sektörüdür ve bu alanda büyüyüp gelişmemiz lazım olduğunu düşünüyorum. Türkiye açısından buna ihtiyaç var. Çünkü Türkiye'de Şeker sektörü Devlet elinde olduğu için Avrupa ve dünya ile rekabet edemiyor. Ama özel sektör elinde bu işlerin dinamizm içinde başarılı şekilde yürüyeceği inancındayım. Biz Kayseri Şeker olarak hem tarımsal üretimde, hem işletme üretiminde Avrupa ile yarışma iddiasındayız. Bu sıkıntıların geçici olduğu inancıyla Turhal'ı kendi bünyemize katmamızın yeni adımlara vesile olabileceğini düşünüyoruz.
Bizim özellikle kriz yönetimi konusundaki anlayışımız şudur; Biz işlerimizde istişareye çok önem veririz. Mesela Kayseri Şeker'in farklılıklarından bir tanesi Türkiye de hiçbir kuruluşta olmayan Çiftçi Meclisimiz var. Bu Mecliste her bölgeden 250-300 kişi civarında çiftçi temsilcilerimiz bulunmaktadır. Çiftçi Meclisimizle yılda en az 3-4 kere toplanır ve birlikte istişare ederiz. Bunun dışında bir sorunumuz olduğu zaman gerek yönetimimiz gerekse yöneticilerimizle birlikte bu sorunu nasıl çözeceğimiz konusunda tabi fikir alışverişinde bulunuruz. Şimdiye kadar izlediğimiz bu yol çerçevesinde hep isabetli gelişmeler kaydettiğimizi görüyoruz. Yani krizler bizim açımızdan fırsata dönüşüyor inancındayım böyle devam edecek ümidindeyim.'