BAŞBUĞ'DAN, ELİTAŞ'A 'FETÖ'NÜN SİYASİ AYAĞI'GÖNDERMESİ!
FETÖ'nün siyasi ayağına yönelik tartışmalar eski Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ'un Haber Global'de katıldığı bir televizyon programında yaptığı açıklamalarla daha da alevlendi. Başbuğ, FETÖ'nün siyasi ayağı ile ilgili soruya yanıt verirken, 26 Haziran 2009'da TBMM'ye gece yarısı apar topar getirilen kanun teklifini veren siyasilerin araştırılmasını istedi. Başbuğ'un işaret ettiği siyasiler arasında dönemin AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş da var.
Başbuğ'un avukatı İlkay Sezer de FOX TV'de İsmail Küçükkaya'nın sunduğu Çalar Saat programına katılarak dikkat çeken açıklamalar yaptı. Kayseri'deki Işık Evleri operasyonları ile Albay Dursun Çiçek'in savcılığa çağrılmasına yönelik süreci hatırlatan ve bu süreci gözlemlemeden sağlıklı bir değerlendirme yapılamayacağını kaydeden Sezer, Kayseri'deki Işık Evleri soruşturmasında 5 sivilin askeri mahkemede yargılanmasının önüne geçmek için 13 dakikada Meclis'e gece yarısı kanun teklifi getirildiğini belirterek, “Bir gün sonra Albay Dursun Çiçek, savcılığa çağrılıyor. Bunun yanında bu olayla birlikte Kayseri'de FETÖ'nün organizasyonu içinde olan kişiler askeri savcıların soruşturma yetkisinden çıkarılıyor. FETÖcüler askeri yargılamadan kaçırıyor” ifadelerini kullandı.
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un, 'FETÖ'nün siyasi ayağı ile ilgili olarak işaret ettiği 26 Haziran 2009'da TBMM gündemine getirilen teklif, gündeme damgasını vurdu. Başbuğ, FETÖ'nün Ergenekon, Balyoz, Kozmik Oda gibi kumpas davalarının yolunu açan yasal düzenlemelerin bu teklifle hayata geçirildiğini anlattı.
Teklifin TBMM'den, tatile girmeden çıkartılmasını sağlayan gece yarısı hamlesi ise dönemin AK Parti Milletvekilleri, Mustafa Elitaş, Ahmet Aydın, Mehmet Ceylan, Yahya Doğan ve Müfit Yetkin'in, 'yeni madde ihdasına dair' önerge vermesiyle ile gerçekleşti.
Yani Başbuğ'un işaret ettiği isimler arasında dönemin AK Parti Grup Başkanvekili ve aynı zamanda Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş da var.
“BU KANUN TEKLİFİNİ KİM HAZIRLADI TAMAMEN FETÖ İLE İLGİLİ BU ARAŞTIRILSIN”
Haber Global'de katıldığı programda, 'FETÖ'nün siyasi ayağı ile ilgili soruya yanıt verirken, 26 Haziran 2009'da TBMM'ye getirilen kanun teklifini veren siyasilerin araştırılmasını isteyen Genel Kurmay eski Başkanı İlker Başbuğ, “2002-2010 dönemi için MİT müsteşarlığından TSK'da şu FETÖcüdür diye isim istedim hiçbir istihbarat bilgisi gelmedi. Ordu içindeki isimleri istemem FETÖyü rahatsız etti. Biz ekonomik gücü var, siyaseti paylaşmak isteyecek dediğimizde bize denilen ‘Efendim ama bunların silahı yok ki' diyenler şimdi ‘Yanıldık' dediler. Türkiye uçurumdan döndü. FETÖnün siyasi ayağı yok dersek gerçeği inkar olur. Bunun yargının çıkarması ve siyasi iradenin ağırlığını koyması lazım. 26 Haziran 2009'da yasalar torba yasa olarak gündeme getiriliyor. Bu TSK ile ilgili bir kanun teklifi. Bu yasa 25 Haziran'ı 26'sına bağlayan gece yarısı oluyor. Bu yasa ile kimsenin haberi yok biz bundan 26 Haziran sabahı 2009'daki toplantıda haberimiz oluyor. Bahsedilen yasa teklifi askeri şahıslar askeri mahalde işlediği suçlarda dahil özel yetkili mahkemelerde yargılanacak. Bu bir kere anayasaya aykırı. Bu tamamen ne için Dursun Çiçek için. Bu olay medyada ‘AK Parti ile cemaati bitirme planı' algısı olarak yapıldı. Sivil şahıslar her durumda askeri yerlerde yargılanmaz Özel yetkili mahkemelerde yargılanır. Bu kanun teklifini kim hazırladı? Tamamen FETÖ ile ilgili bu araştırılsın.” ifadeleri kullandı. Başbuğ'un avukatı İlkay Sezer de FOX TV'de İsmail Küçükkaya'nın sunduğu Çalar Saat programına katılarak, süreçle ilgili dikkat çeken açıklamalar yaptı.
KAYSERİ'DEKİ IŞIK EVLERİ OPERASYONU İLE İLGİLİ DİKKAT ÇEKEN AYRINTI
Kayseri'deki Işık Evleri operasyonları ile Albay Dursun Çiçek'in savcılığa çağrılmasına yönelik yaşananları hatırlatan Sezer, “Bu yaşananları anlamak için 25 Haziran 2009 sabahına gitmek lazım. Tam bir hafta önce 25 Haziran'dan bir hafta önce o zaman genel kurmay karargahında çalışan Denizci Kurmay Albay Dursun Çiçek ifadeye çağrıldı. Askeri bölgede, askeri mahalde bir suç işlediği iddiasıyla savcılığa çağrıldı. Bunun Anayasaya ve o zamanki ceza muhakemesi kanununa açıkça aykırı olduğu yetkili makamlara iletilince İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı talebini başka bir yazı yazarak geri çekiyor. Ben Dursun Çiçek'i ifadeye çağırmaktan vazgeçtim diyor. Çünkü yasaya aykırı. Bu bir ve hafızada dursun. Bir hafta önce bu oldu. Bir kaç ay öncede yani Mart 2009'da Kayseri'de konuçlu bulunan Hava İkmal Komutanlığında Hava Kuvvetleri askeri savcılığının tespit ettiği bir grup var. O grup içerisinde astsubaylar var, astsubaylarla beraber hareket eden 5'te sivil var. Şimdi o zamanki yasal düzemeye göre askerlerle beraber suç işlediği iddia edilen kişileri de askeri savcılık soruşturabiliyor.
Ama ne hikmetse o astsubaylar ışık evlerinde yetiştiklerini itiraf etmelerine rağmen gözaltına alınıyorlar bu beş sivile ulaşılamıyor.
“FETÖCÜ SİVİLLERİN ASKERİ MAHKEMELERDE YARGILANMASINA İZİN VERİLMİYOR”
Bu siviller askeri savcılık tarafından soruşturulmak isteniyor. Bunlar kim? Bugün FETÖ dediğimiz yapının oradaki organizasyonu. Burada üzerinde durmamız gereken bir noktada kanun tasarısında olmayan bir konu gündeme geliyor. Sayın Başbuğ, bunun üzerine basa basa söylüyor. ‘Gece yarısı oldu' diyor bu. Yani o tarihte yolsuzlukla mücadele komisyonu kurmak gibi gibi ceza kanunu ve diğer kanunlarda değişiklik yapmak için ta ocak ayında Meclis'e gönderilmiş bir tasarı var. 25 Haziran günü görüşülüyor. Bu tasarının içinde bahsettiğimiz değişiklikler hiç yok. Yani Başbakanlığın da haberi yok ve gece yarısı saat 1'de Meclis'te de, Milli Savunma Bakanlığı temsilcileri Meclis'ten ayrıldıktan sonra iki önerge veriliyor. İki önergenin görüşme süresi 13 dakika. 13 dakikada kanunda iki büyük değişiklik yapılıyor. Birinci önerge özetle barış zamanında asker olmayan kişiler yani siviller askeri ceza kanunu ve diğer kanunlarda yer alan askeri mahkemelerde yargılanır, Sivil kişiler askeri mahkemelerde yargılanamaz bu da ekleniyor.
“GECE YARISI TEKLİFİYLE HALİ DAHİL' İBARESİNİ KALDIRIP, ‘HALİNDE' KELİMESİ GELİYOR”
FETÖcü sivillerin askeri mahkemelerde yargılanmasına izin verilmiyor. Kayseri'de kişiler askeri savcıların soruşturma yetkisinden çıkarılıyor. FETÖcüler askeri yargılamadan kaçırıyor. Teklifte Anayasaya uygun tanımlayan bir madde var. ‘Hali dahil' ibaresini kaldırıp, ‘halinde' kelimesi geliyor. Oylanıyor, geçiyor. Bu kelimeyi değiştirilmesini kim istedi ve bu kimin aklı? Kimin talebi, kimin oluru ile yapıldı? konusu hakikaten çok ince zeka. Bu kelime değişiklik yapılmasıyla askeri mahkemelerde asker şahıslar artık sivil mahkemelerde yargılanıyor.” dedi.
“FETÖ İLE MÜCADELECE SAMİMİ OLACAKSAK DOĞRULARI KONUŞACAĞIZ”
Değişikliğin 29 Haziran günü Köşk'e onaya gönderildiğini ve 30 Haziran'da Dursun Çiçek'in ifadeye çağrıldığına dikkat çeken Başbuğ'un avukatı İlkay Sezer, “Şimdi resmin hepsini birlikte değerlendirmek lazım. O iki değişiklik neden yapıldı? Asker kişilere bu özel yetkili mahkemelerde yargılamanın yolu nasıl açıldı? Bunu görmeden değerlendirme yapmak doğru olmaz. 30 Haziran Dursun Çiçek ifadeye çağrıldı ve tutuklanıyor. Bu kanun değişikliğine ‘halinde' kelimesinin eklenmesinin Anayasa'ya aykırı olduğuna dair sayın Başbuğ ve diğer bazı yetkililer diyorlar ki anayasaya açık aykırılık var ve Anaysa Mahkemesi, Ocak ayında yürütmesini durduruyor Anayasa'ya aykırı olunca açık aykırılık var. Resmi gazetede yayınlanana kadar yürürlüğünü durduruyor ve bu maddeyi iptal ediyor. Şimdi FETÖ ile mücadelede samimi olacaksak, bir mücadele yürütüleceksek doğruları konuşacağız.” şeklinde konuştu.