Başbakan Yıldırım: 'Yeni anayasa vesayeti kaldırıyor'
Kayseri'de 'Kanaat Önderleri ve Sivil Toplum Kuruluşları ile Buluşma' programında konuşan Başbakan Binali Yıldırım, yeni anayasa ile vesayetin kaldırılacağını, tek patronun millet olacağını söyledi.
Başbakan Binali Yıldırım, Kayseri Cumhuriyet Meydanı'ndaki mitingin sona ermesinin ardından 'Kanaat Önderleri ve Sivil Toplum Kuruluşları ile Buluşma' programına katıldı. Burada davetlilere hitap eden Başbakan Yıldırım, yeni anayasa ile Türkiye'de vesayetin ortadan kaldırılacağını, tek vesayetin millet olacağını ifade etti. Yıldırım, “Millet patron oluyor. Siz Kayserilisiniz mesarifi sevmezsiniz. Hesabı iyi yaparsınız. İkide bir de sandık geliyor. Elbette iktidar olmayanların hırsı buna karşı çıkacaktır. Meclis kendine geliyor. Milletvekillerinin öz güveni daha da artıyor. İktidar partisi olursanız mecliste kanun çıkartır veya çıkartmaz. Başka şans yok. Ama bu sistemde iş farklı. Bütün partiler aynı ve milletvekilleri teklif veriyor. Bütün siyasi partilerin milletvekilleri teklif verip mecliste kulis yapıyor istediği teklife destek isteyebiliyor. 80 milyonun güvenoyu verdiği işe milletvekilleri güvenoyu verse ne olur vermese ne olur?” dedi.
“Cumhurbaşkanı yargılanabilecek”
Yeni sistemde Cumhurbaşkanı'nın yargılanacağını belirten Yıldırım, “Cumhurbaşkanının görev yaptığı 10 sene ile ilgili bir suçlama okuyorsa burada belirli kurallar var, Meclis'e geliyor orada belli bir sayı var, komisyon kuruluyor, inceleniyor, ondan sonra yargılama süreci başlıyor. Mevcut cumhurbaşkanı aynı yetkiye sahip tek suçtan suçlanıyor, vatana ihanet. Mevzuatımızda böyle bir suç yok. Yeni sistemde her şeyle suçlayabilirsiniz, hiçbir sınırlama yok” ifadelerini kullandı.
“İki iradenin olduğu yerde sorun çıkıyor”
Muhalefet partilerinin eleştiri yaptığı üzere, yeni anayasada ‘tek adam' durumunun söz konusu olmadığını dile getiren Yıldırım, şöyle devam etti:
“Tek adam var bir de, bütün yetkileri kendi elinde topluyor, kimseye hesap vermiyor deniyor. Meclis'e hesap veriyor, yargıya hesap veriyor, siyasi, hukuki, idari sorumluluk var. Cumhurbaşkanının yetkileri neyse şu anda yüzde 90'ı aynı. Parlamenter sistemden cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçiyoruz. İki irade olmuyor, iki iradenin olduğu yerde sorun çıkıyor. Rahmetli İnönü ile Atatürk'ün arasında yaşananlara gitmiyorum, orada tek parti vardı. Çok partili hayatta Adnan Menderes ile Celal Bayar anlaşamadı. Ne oldu sonunda darbe. İrade olmayan yerde idare olmaz. Ondan sonra kayıp yıllar. 50-60 arası dünya ortalamasının iki katı büyüdü Türkiye. 60'dan 79'a kadar dünya ortalamasının yarısı kadar büyüyemedi. Özal döneminde yine dünya ortalamasının iki katı büyüdü. 90'lı yıllar dünya ortalamasının altındayız ve 2001 krizi. Özal ile Demirel, Özal ile Akbulut arasında yaşananlar. Ecevit bir hakimi buldu, Türkiye'nin en iyi adamıdır dedi seçti, en önce kendisi bozuştu. Bir kitap fırlattı, bedelini memleket ödedi. 2001 krizinden itibaren Türkiye milli gelir olarak yüzde 26 geriye gitti. O krizden 2011 yılına kadar 638 milyar lira ödedik faizleri ile. O borcu ödemeseydik kişi başı milli gelir 11 bin değil, 20 bin dolar olacaktı. Zayıf iktidarların Türkiye'ye nasıl maliyet ödettiğini görüyorsunuz. Mehter bile bundan iyi.”
“Geleceğe yönelik iktidar umutları yok”
“Buna karşı çıkmanın olsa olsa tek sebebi var, geleceğe yönelik iktidar umudu olmak. Bu heyecanı taşımayanları buna karşı çıkar. Yeni sitemde aday olacaksınız, seçildiniz mi ülkeyi yöneteceksiniz, seçilmediniz mi bir şey yok. Mevcut sistemde seçil kaybet koltuk sağlam.'
“CHP, HDP'nin gölgesine girmiş”
“HDP'nin gölgesine girmiş, onlarla birlikte hayır kampanyası beli. HDP'nin mayası belli. Gerçek kimliğini 7 Haziran'da ortaya koydular. Şimdi tutturmuş tek adam, seçim olan yerde tek adam olmaz. İki tane mi cumhurbaşkanı, belediye başkanı seçeceğiz anlamadım. Bugünlerde Kılıçdaroğlu, HDP ile çok haşır neşir oluyor, bir eş başkanlık merakı sardı. Bu sistem garantili hükümet sistemi.”
“15 Temmuz'da millet iradesini unuttular”
15 Temmuz'da bir şeyi ihmal ettiler, milletin adamları, milletin iktidarı 'dur' kardeşim dedi. Millet, “Ey aziz milletim, in meydanlara' deyince akın akın indi millet. Hepiniz o gece ülkeye sahip çıktınız, sizlerle gurur duyuyorum.”
“Yargı bağımsız olmayacak diyenler 28 Şubat'ı hatırlasın”
“Bir de yargı bağımsız olmayacak, bir adam belirleyecek. Kayserililer hatırlayın, 28 Şubat'ta 5 otobüsle anayasa mahkemesini tut, Yargıtay başkanını, Danıştay başkanını cübbeleri ile bir yere taşıtıp ayakta alkışlatmadılar mı? O günlerde onların arkasına saklanarak bize ekmek çıkar mı diye kenarda bekliyordunuz? Mevcuttan tek fark var, yargının, HSYK'nın 7 üyesini yargı mensupları kendi aralarında sanki milletvekili seçimi gibi bir araya gelip seçiyorlar, sonra da birbirine düşüyorlar, işlerini bile yapamıyorlar. Şimdi o yetkiyi aldık, Meclis'e verdik, milletin vekillerini seçmesini çok görüyor, bürokratlarının seçmesini tarafsız görüyor. Kafalarında millet iradesi yok, bir yerinde hep vesait var. Millet iradesi olanlar böyle yapmazlar.”
“18 yaşı 2001'de kendileri de söyledi”
'Bir de 18 yaş küçükmüş, 600 vekil fazlaymış, ne gerek varmış. Milletvekillerini seçecekler, yakınlarını askere gitmekten kurtaracaklar. Bir kere AK Parti'de bizim kuralımız var, AK Parti yakınlarını vekil yapmıyor, askerlikten kurtaracak diyor. Burada 9 milyon insana siyasetin yolu açılıyor, sadece vekillik değil, muhtar olur, meclis üyesi olur 9 milyonun yarısı da kadın, onları yok sayıyor. CHP 2011'de seçim beyannamesinde diyor ki seçilme yaşını 18'e düşüreceğiz. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun da mührü var, imzası var. Bu kadar unutkanlık, çelişki olur mu? 600 vekili de getirdiler. 1995'te 600 vekil teklifi yaptılar, genel kurulda 550'ye indirilmiş.”
“Bu sistemde sürekli büyüme var”
“Bu sistemde engelli koşu yok, sürekli koşu, büyüme, refah var. Daha az bürokrasi var, çünkü basitleştiriyoruz. Bu sistemde beraberlik var, birlik var. Birlikte zenginiz, ötekileştirme yok. Yüzde 50, Diyarbakır'dan da, Edirne'den de, İstanbul'dan da, İzmir'den de oy alacaksınız, başka türlü yüzde 51 alamazsınız. Onun için burada ayrılık olmaz, ötekileştirme olmaz.
14 sene okullar, yollar, hastaneler yaptık, bir Türkiye'yi üç Türkiye yaptık. İsterseniz beş şerit gidiş, beş şerit dönüş yolu yaparız ama anayasa yolunu biz açamayız, onu da siz açacaksınız. 16 Nisan ülkemiz, milletimiz için aydınlık yarınların kapısının açılacağı gün olacak.”
“MHP önce milletim, sonra partim dedi”
“MHP'nin Genel Başkanı'na da teşekkür ediyorum, 15 Temmuz'da bu işin gerekliliğini gördü. Önce milletim, sonra partim dedi. Burada partiler seçime girmiyor, Türkiye'nin geleceğine oy vereceğiz. Onun için hangi partiye gönül verdi iseniz, başımız üstünde yeriniz var. Ama Türkiye'nin geleceği için hepimizin aynı noktada buluşması lazım.”