BARO BAŞKANI KONAÇ'TAN 'PARALEL' İSYAN

Kayseri Barosu Başkanı Fevzi Konaç, Saadet Partisi (SP) ile Büyük Birlik Partisi'nin (BBP) 7 Haziran seçimlerine “Milli İttifak” adı altında girmesini eleştiren bazı hükümete yakın yazarlara tepki gösterdi. Hükümetle, cemaat arasında devam eden “Paralel yapı” tartışmalarına da atıfta bulunan Konaç, “ Siz değil misiniz yıllar yılı televizyonlarında, gazetelerinde bangır bangır yazan-konuşan. İddianıza göre; Ak Parti'yi bugün zayıflatma projesinin en önde giden yapısına hizmet eden, ekmeğini yediğiniz insanlara isnatlarda bulunan. Bugün günah çıkarırcasına pişmanlık yazıları yazarak, başkalarına projenin parçası olma ithamında bulunan sizler değil misiniz?” diye sordu.

Baro Başkanı Fevzi Konaç, sosyal medya üzerinden kişisel görüşlerini paylaştığı açıklamasında, Ahmet Taşgetiren'in kalema aldığı bir yazıya tepki gösterdi.

“RECEP TAYYİP ERDOĞAN OLMAKAYCAKTI”

Taşgetiren'in, Milli İttifak'a yönelik olarak, “Siyasi sonuç itibariyle sadece Ak Parti'yi zayıflatma projesine denk düşme boyutu not edilecektir' ifadelerini hatırlatan Konaç, “Milli Görüş hareketinin ilk filizlenmeye başladığı tarihlerde de buna benzer yorumların yapıldığını yaşım yetmez ama kitaplardan ve anlatanlardan dinledim doğrusu. O tarihlerde de ‘CHP'nin ekmeğine yağ sürmeyin' aman “DP veya Adalet Partisine destek verin' , ‘bölücü olmayın' yaftalarının bolca kullanıldığı dönemler olarak siyasi tarihe hatıra olarak kaydolmuş benzer ifadeler. Ama bu söylemler kulak ardı edilerek her türlü cefaya razı olmuş bir grup insan, çok çetin yollardan geçerek iktidar olmanın ucundan tutmuşlar, milletin önünü açmışlar hamdolsun. Eğer o günlerdeki bu dirayet gösterilmemiş olsa idi, bugün iktidar adına hakarete varan ifadelerle, bu yüreği devam ettiren insanları yargılayanların çok sevdiği Recep Tayyip Erdoğan'lar belki de hiç olmayacaktı” şeklinde konuştu.

“HEMEN KENDİLERİNE GELİP TÖVBE ETMELİLER”

Açıklamasında, “O gün bu bir avuç olan ve dava diye tanımladıkları bir sevdanın peşinden koşan insanlar, bugün de aynı sıfatı verdikleri bir değerin peşindeler dile biliyoruz veya doğru olanı bu” diyen Konaç, şunları söyledi: “Kendi doğrularını anlatmak yerine, başkalarını kötüleyerek ikbal tesis etmeye çalışıyorlarsa bu bir avuç insan, hemen kendilerine gelip tövbe etmeliler. Zaten bu ruhla yeniden tarih yazmak mümkün de olmaz. İktidarı laf olsun diye eleştirmekse halleri, yıllar öncesi argümanlarla birilerinin (muhalefet veya paralel yapı) ekmeğine yağ sürer hale gelmişlerse, yazık etmişler demektir Bunca emeğe ve mücadeleye. İçi boş bir sevdaya dönüşmüş demektir yol yürüyüşleri elbette acıdır bu gidiş. Allah'ın rızası dışına çıkmışsa hedefleri ve hiç olmazsa hazine yardımı almak içinse tüm çabaları, kendilerine yazık etmişler demektir. Müflis tüccar gibi ziyandadırlar ve hiç kimse kendini aldatmasın, heder olmuştur emekleri... Sn. Mustafa Kamalak da dahildir buna. Ama içim durmuyor ve sormadan edemiyorum. Siz değil misiniz yıllar yılı radyolarında, televizyonlarında, gazetelerinde bangır bangır yazan-konuşan, iddianıza ve yazınıza göre; Ak Partiyi bugün zayıflatma projesinin en önde giden yapısına hizmet eden, ekmeğini yediğiniz insanlara isnatlarda bulunan? Bugün günah çıkarırcasına pişmanlık yazıları yazarak, başkalarına projenin parçası olma ithamında bulunan sizler değil misiniz? Desem, sorsam haddimi aşmış olur muyum? Sistemin parçası olunduktan sonra şu veya bu partili olmanın ne farkı var. Bir taraftan aldıkları her bir oyu analarının ak sütü gibi helal görüp, diğer yandan zihinleri bulandırmak doğru kabul edilebilir mi? Bir avuç idealist insanı, sadece bir partiyi zayıflatma projesinin parçası gibi görmek haksızlıktır diye düşünürüm. Sağduyulu hiçbir vicdan bunu kabul etmez”
Haber: Cafer ZENGİN