AVUKATLARDAN KAYSERİ TEPKİSİ
Gezi Parkı protestoları sırasında uğradığı saldırı sonucu 38 gün komada kaldıktan sonra yaşamanı yitiren üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz'ın ölümüyle ilgili dava Kayseri'de görülmeye başladı. Kent dışından da binlerce kişinin izlemek için Kayseri'ye akın ettiği davada Ali İsmail Korkmaz'ın annesi Emel Korkmaz'ın feryatları yürek dağladı. Oğlunun fotoğrafını bir an bile elinden bırakmayan anne Emel Korkmaz'ın 'O pis ellerinizde dokunmayın çocuğuma, nasıl bakabiliyorsunuz çocuklarınızın yüzüne. Ben Ali'yi temiz ellerimle büyüttüm' şeklindeki feryadı salondakileri ağlattı.
İstanbul Taksim Gezi Parkı'nda başlayan ve Türkiye'nin dört bir yanına dağılan Gezi Eylemleri sırasında Eskişehir'de aralarında polisler ve sivil vatandaşların da bulunduğu iddia edilen kişiler tarafından öldüresiye dövülen ve 38 gün komada kaldıktan sonra yaşamını yitiren 19 yaşındaki üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz'ın ölümüyle ilgili dava Kayseri'de görülmeye başladı. Kayseri Emniyet Müdürlüğü, Türkiye'nin dört bir yanından gelen binlerce kişinin takip ettiği davanın öncesi geniş güvenlik önlemleri aldı. Emniyet Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye göre dava nedeniyle; yaklaşık 2 bin 300 polis memuru, 3 TOMA, bir panzer ve bir polis helikopterinin görev yaptı. Şehrin giriş ve çıkışlarına arama noktaları kuruldu.
YÜZLERİNİ SAKLADILAR
Tutuklu polis memuru Mevlüt S., fırın sahibi İsmail K. ve akrabaları Ramazan K., Muhammet V., Ebubekir H.cezaevi aracıyla eski adliye binasının mahkum girişine kadar getirildi. Jandarma sanıkların adeta etten bir duvar ile çevrelerken, 5 sanık yüzlerini kapatarak adliye binasına hızlı adımlarla girdi. Tutuksuz yargılanan polis memurları Şaban G. Hüseyin E., Yalçın A. da adliyeye, polis kontrolündeki yan kapıdan girdi. Davada 1'i polis olmak üzere 5'i tutuklu 8 kişi kasten adam öldürmek ve bu suçu kolaylaştırmaktan 10 yıl ile ömür boyu hapis arasında ceza istemiyle yargılanıyor.
ANNENİN FERYADI
Ali İsmail Korkmaz'ın yakınları da davayı takip etmek için kentte geldi. Elinde oğlunun fotoğrafı ile adliye binasına gelen Anne Emel Korkmaz ve beraberindekiler araçlarının durdurulmasına tepki göstererek, kendilerine zorluk çıkartıldığını belirttiler. Anne Emel Korkmaz, elindeki fotoğrafın Ali İsmail Kormaz'ın üniversiteyi kazandığında çektirildiğini belirterek, “Ben oğlumu üniversite okusun diye gönderdim, heykeli dikilsin diye değil” diye haykırdı. Adliye binasına giren Emel Korkmaz'ın feryadı burada da sürdü. Emel Korkmaz'ın, 'Nasıl kıydınız çocuğuma? Ne yaptı çocuğum size? Kendi çocuklarınıza nasıl bakıyorsunuz'' şeklinde feryadı, duruşma salonuna girmek için bekleyen avukatları ağlattı. Anne Emel Korkmaz ve yakınlarının salona girişi sırasında salondakilerin alkışlarla destek verdiği görüldü. Sanıklar ile salondakiler arasında polis ve jandarma adeta etten duvar örerken, Anne Emel Korkmaz, 'O pis ellerinizde dokunmayın çocuğuma, nasıl bakabiliyorsunuz çocuklarınızın yüzüne. Ben Ali'yi temiz ellerimle büyüttüm' sözleri salondakilere duygu dolu anlar yaşatırken, Anne Korkmaz, oğlunun fotoğrafını sanıklara göstererek, 'Oraya değil buraya bak, çocuğum var derken gözlerimin içine bak' dedi.
Ali İsmail Kormaz'ın avukat olan ağabeyi Gürkan Korkmaz ise sanık avukatlarına tepki gösterdi. Sanık avukatlarından birinin kendisinin okul arkadaşı olduğunu vurgulayan Gürkan Korkmaz, duruşmaya ara verildiğinde yaptığı açıklamada, hastane sürecinde ve adli tıp önünde yanında olan arkadaşının sanıkların avukatlığını yapmasına tepki göstererek, bunun kendileri için ikinci bir tramvaya neden olduğunu söyledi.
“ÜZERİNDE SİLAH VAR!”
Duruşma salonunda silahlı bir kişinin olduğu iddiası bir anda mahkeme salonunun karışmasına neden oldu. Kadın avukatların ''Üzerinde silah var'' iddiası nedeniyle bu kişi yaka paça dışarı çıkarıldı. Avukatlar kimlik tespiti istedi, arbede yaşandı.
Söz konusu sivil kişinin İbrahim K. İsimli uzman çavuş olduğu ve tutuklu polisin akrabası olduğunu öğrenildi.
Konuyu değerlendiren Emniyet müdürlüğü yetkilileri söz konusu kişinin üzerinde silah bulunmadığı, şahsın üzerindeki cep telefonunun avukatlar tarafından silah sanıldığını öne sürdü. Vali Orhan Düzgün de silah iddiasını sosyal medya üzerinden yalanlayarak, şahsın üzerinde silah değil cep telefonu olduğunu açıkladı.
300 AVUKAT ADINA AÇIKLAMA
Duruşmayı takip eden avukatlar adına Avukat Ali Özgür bir bildiri okudu. Davanın Kayseri'ye alınmasına tepki gösteren Özgür açıklamasında şu görüşleri dile getirdi: 'Eskişehir'de 2 Haziran Gezi parkı protestoları sırasında uradığı saldırı sonucunda ağır yaralanan ve 38 gün komada kaldıktan sonra yaşamını yitiren üniversite örgencisi Ali İsmail Korkmaz'ın davası, Eskişehir'den kaçırılarak, Kayseri'ye getirildi. Ali İsmail, dosyasının güvenlik nedeniyle Eskişehir'den Kayseri'ye taşıyan Yargıtay 5'inci Hukuk Dairesi, 1993 yılında da Lice'de katledilen Tuggeneral Bahtiyar Aydın dosyasını güvenlik gerekçesiyle Eskişehir'e nakletmişti. Ali İsmail Korkmaz davasının güvenli bir şehir olduğu yıllardır bu tür davalarda uygulanan nakil kararları ile tescil edilmiş olan Eskişehir'den güvenlik gerekçesiyle kaçırılmış olması ve doysa Kayseri'ye nakledilmişken, 24 tanığın Eskişehir'de yapılacak duruşmada dinlenmesine karar verilmiş olması, naklin aslında hukuki bir sebebe dayanmadığının en açık göstergesidir. Güvensiz denilen Eskişehir'de 6 Ocak tarihinde yapılan ve hiçbir güvenlik sorunu yaşamayan talimat duruşmasına 100'dan fazla avukatla katılan bizler, Kayseri duruşmasına bu kez 300 avukatla katılıyoruz. Yolları kesseniz de Ali İsmail'in ailesi, milletvekilleri, uluslararası heyetler, sendika, parti ve demokratik kitle örgütü temsilcileriyle Kayseri'deyiz. Siz haksızlığı büyüttükçe, biz bu davanın daha kalabalık takipçisi olacağız. Ali'yi aramızdan aldılar ama adaleti hangi delikte saklanırsa saklansın çıkaracağız.''
FEVZİOĞLU DA DURUŞMAYA KATILDI
Dava için Kayseri'ye gelen Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Fevzioğlu da duruşmada söz aldı. Konuşmasında Ali İsmail Korkmaz'ın ölümüne neden olan olay sonrasında yaptığı, “Arkadaşları öldürmüştür” diyen Eskişehir Valisi'ne tepki gösteren Fevzioğlu, Ali İsmail'in anısı için valinin görevden alınması gerektiğini vurguladı.
Davaya ara verilmesinin ardından da basın mensuplarına açıklama yapan Fevzioğlu, şunları söyledi: “Defalarca silinen kayıtlar, birtakım görüntüler, avukatlar tarafından tek tek toplandı. Bütün bu cümlelerin ardından avukatların provokasyon yapabileceği düşüncesiyle 'davanın Eskişehir'de görülmesi uygun değildir' denildi. Mahkemenize tarihi bir sorumluluk yüklendi. Kayseri'de Ali İsmail Korkmaz için adalet çıkması lazım. On binlerce polis teşkilatı mensubu için de adalet çıkması lazım. Aksi takdirde bütün polis teşkilatı zan altında kalacaktır. Buradan verilecek kararla hakim ve savcılar için de adalet çıkacak. Yargı devleti temsil edecek ama suçlular en ağır şekilde cezalandırılarak adalet tecelli etmelidir.”
“ALİ İSMAİL GURUR DUYARDI!”
Fevzioğlu'nun açıklaması sırasında Ali İsmail Korkmaz'ın ailesi de adliye binasının dışına çıktı. Ali İsmail Korkmaz'ın babası Şahap, annesi Emel, ağabeyi Gürkan Korkmaz ile kız kardeşleri Melika Çakırkaya ve Aylin Taktuk adliye önünde basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Anne Emel Korkmaz, ‘Binlerce kişi Ali İsmail için buraya geldi, ne düşünüyorsunuz?” şeklindeki soru üzerine, “Gurur duyuyorum. Ali İsmail Korkmaz da gurur duyardı. Oğlumu öldürenler neyle gurur duyacaklar. Onlar çocuklarına ne diyecekler. Onların çocuklarına ‘katilin çocukları' diyecekler. Onlar çocuklarının yüzlerine nasıl bakacak!” dedi.
“İYİ STRES ATTIK”
Duruşmada savcı iddianameyi okudu. Savcının iddianameyi okuması sırasında da oğlunun fotoğrafını elinden bırakmayan Emel Korkmaz'ın gözlerini bir an olsun sanıklardan ayırmaması dikkat çekti. İddianamede sanıkların “Ali İsmail bize küfrediyordu'' dediği yer alırken, olayın görgü tanıklarının ise, “Ali İsmail, ‘Yapmayın etmeyin'' diye yalvarıyordu” şeklinde ifade vermiş olmaları dikkat çekti. Yine iddianameye yansıyan tanık ifadelerine göre Ali İsmail Korkmaz'ı döverek ölümüne sebep olan polisler, dayak olayının ardından, “İyi stres attık” demiş.
BİNLER DIŞARIDA BEKLEDİ
Eski adliye binasında Ali İsmail Korkmaz'ın davası kent dışından gelenler ve Kayseri'deki siyasi parti ve stk temsilcilerinden oluşan binlerce Sahabiye Mahallesi'nde Salı Pazarı'nda toplanarak, adliyeye yürüdü. Adliye önünde polis barikatlarıyla çevrilen bölgeye üzerleri aranarak alınan vatandaşlar, “Ali İsmail Ölümsüzdür”, “Her yer Taksim her yer direniş”, “Bu daha başlangıç mücadeleye devam”, “Katil devlet hesap verecek” şeklinde sloganlar attı. Polis barikatlarıyla çevrili alanda toplanan binlerce kişiye, Vicdan Platformu temsilcileri hitap ederek, tepkilerini dile getirdi. Konuşmacıların ortak vurgusu ise Ali İsmail Korkmaz'ın katillerinin adliyedeki kişilerle sınırlı olmadığı, başta Eskişehir Valisi ve AKP iktidarı olmak üzere tüm sorumluların hesap vermesiydi. Duruşmaya ara verilmesinin ardından Emel Korkmaz da alana getirilen aracın üzerine çıkarak, “Hepiniz Ali İsmail'siniz” seslendi. Hakların Demokrasi Partisi İstanbul Milletvekili Levent Tüzel de vatandaşlara seslenerek, Ali İsmail Korkmaz'ın ölümünden siyasi iktidarın sorumlu olduğunu belirtti.
CHP'LİLER ÇIKARMA YAPTI
Mehmet Ali Edipoğlu, Mahmut Tanal, İlhan Cihaner, Şevki Kulkuloğlu, Musa Çam, Süheyl Batum, Veli Ağbaba, Sezgin Tanrıkulu, Aylin Nazlıaka, Refik Eryılmaz, Melda Onur, Hüseyin Aygün, CHP'nin Hatay Büyükşehir Belediye Başkan adayı, mevcut başkan Lütfü Savaş, CHP Kayseri Büyükşehir Belediye Başkan adayı Osman Çilsal ve ilçe belediye başkan adayları da duruşmayı izlediler. CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu yaptığı açıklamada, davanın Kayseri'ye alınmasına tepki göstererek, “Bir cumhuriyette, bir olayın gerçekleştiği yerde yargılama yapılamıyorsa, orada hukuk devletinden söz edilemez” dedi. Sercan Kurt ve Uğur Kaymaz davalarının güvenlik nedeniyle başka kentlerden Eskişehir'e alındığını hatırlatan Tanrıkulu, “Katiller korunmak, mağdurlar yıpratılmak için dava Kayseri'ye alındı. Yılmayacağız” şeklinde konuştu.
ARBEDE YAŞANDI
Kalabalık duruşma boyunca kendilerine ayrılan bölümde konuşmaları takip ederken, bir ara bir grup polis barikatını aşarak, adliyeye yürümek istedi. Bu esnada grup içinde bazı kişilerin polislerin bulunduğu noktaya taş, pet şişe ve ellerindeki dövizleri attığı görüldü. Olaylar tertip komitesinin devreye girmesi ile sonlanırken, CHP Milletvekilleri de olayların yaşandığı bölgeye gelerek emniyet yetkilileriyle görüştü.