- Haberler
- Siyaset
- AK Parti Milletvekili Hülya Nergis: Ebeveynler çocuklarıyla birlikte Milli Sarayları ziyaret etmeli!
AK Parti Milletvekili Hülya Nergis: Ebeveynler çocuklarıyla birlikte Milli Sarayları ziyaret etmeli!
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) bütçe görüşmelerinde söz alan AK Parti Kayseri Milletvekili Hülya Nergis, vatandaşlara çağrı yaptı: Ebeveynler, çocuklarıyla birlikte Millî Sarayları ziyaret etmeli!
AK Parti Kayseri Milletvekili Hülya Nergis, Meclis’te konuştu. Nergis, “Türk-İslam kültürünün en özgün örnekleri olan millî saraylarımız ve tarihî varlıklarımız köklü kültürümüzün, özgün medeniyetimizin, güçlü devlet geleneğinin örnekleri olarak ilelebet korunmalı ve yaşatılmalıdır” dedi ve ekledi: Bütün ebeveynlerin çocuklarıyla birlikte Millî Sarayları ziyaret etmelerini istirham eder, merkezî bütçemizin hayırlara vesile olmasını dilerim.
AK Parti Kayseri Milletvekili Hülya Nergis, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) bütçe görüşmelerinde söz aldı ve vatandaşlara “Milli saraylara” ziyaret çağrısı yaptı.
“BÜTÜN EBEVEYNLERİN ÇOCUKLARIYLA BİRLİKTE MİLLÎ SARAYLARI ZİYARET ETMELERİNİ İSTİRHAM EDERİM”
“Cumhurbaşkanlığı bünyesinde Millî Saraylar Başkanlığı kurulmuş ve ülkemizdeki tarihî mirasın saraylar dönemi, müstakil olarak dünyadaki benzer kurumlara örnek olacak şekilde yapılandırılmıştır” diyen AK Parti Kayseri Milletvekili Hülya Nergis, şunları söyledi: “Millî Saraylar İdaresi Başkanlığı ülkemizin kültürel mirasının gelecek nesillere aktırılmasında ve dünya çapında tanınırlığının artırılmasında çağdaş müzecilik uygulamaları, modern restorasyon teknikleriyle tarihî mirasımızın dünyaya tanıtılmasında önemli bir görevi üstlenmektedir. 2018 yılında 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’yle Cumhurbaşkanlığı bünyesinde Millî Saraylar Başkanlığı kurulmuş ve ülkemizdeki tarihî mirasın saraylar dönemi, müstakil olarak dünyadaki benzer kurumlara örnek olacak şekilde yapılandırılmıştır. Millî kültürümüzün nişaneleri olan ecdat yadigarı eserlerin korunmasında, geleceğe aktarılmasında önemli bir işlev gören Millî Saraylar Başkanlığının bünyesinde Topkapı Sarayı başta olmak üzere 5 saray, 7 kasır, 5 müze ve 2 fabrika bulunmaktadır. Ayrıca, 23 farklı koleksiyondan oluşan toplam 365 bin taşınabilir tarihî eseri bünyesinde barındırmaktadır. İslam eserleri mirasının geniş kitlelere ulaştırılabilmesi düşüncesi İslam medeniyetleri Müzesi Projesi’nin hayata geçirilmesine sebep olmuştur. 2019 yılında İstanbul’un ve Türkiye'nin en büyük camisi olarak hizmete açılmış Büyük Çamlıca Camisi Külliyesi içerisinde kurulan İslam Medeniyetleri Müzesi, modern mimarisi ve sergilenen zengin koleksiyonlarıyla çok geniş bir tarihî mirası barındırmaktadır. Çağdaş teknikler kullanılarak dijital çalışmalarla ziyaretçilerin, sadece görerek değil, etkileşimli deneyimler yaşayarak İslam medeniyetini tanımaları hedeflenmektedir. Allah’ın “Hay” isminden ilham alarak hazırlanan abıhayat enstalasyonunda ayetlerle suyun gücü ve hayatımızdaki yeri anlatılmış, özel ses istasyonlarında ise Türk müziği makamlarının hastalıkların tedavisinde kullanımlarından örnekler sunulmuştur. Hazreti Peygamber (AS) sevgisinin tezahürü olan Osmanlı döneminde mukaddes emanetlerin korunması için yapılan muhafazaların yanı sıra, kaftanlar ve tılsımlı gömlekler bölümleriyle İslam medeniyetinin değişik örnekleri sergilenmektedir. İslam sanatında önemli bir yere sahip olan geleneksel sanatlarımızdan hat, tezhip ve ebru alanlarındaki şaheserlerinin yer aldığı hüsnühat bölümü ile çini sanatına ilişkin bölümün ardından, beratlar ve fermanlar ile İslam dokuma sanatına ilişkin klasik koleksiyonlarla İslam Medeniyetleri Müzesi tamamlanmaktadır. Ana hatlarıyla 15 tematik başlık altında şekillendirilen İslam Medeniyetleri Müzesinde yedinci yüzyıldan on dokuzuncu yüzyıla kadar uzanan 800’ü aşkın eser sergilenmektedir. 2022 yılı Kasım ayı sonu itibarıyla millî saraylarımızı ziyaret eden yerli, yabancı kişi sayısı 6,5 milyona ulaşmıştır. Millî saraylarımız yabancı ziyaretçilerin İstanbul'daki en önemli ziyaret destinasyonlarından biridir.Türk-İslam kültürünün en özgün örnekleri olan millî saraylarımız ve tarihî varlıklarımız köklü kültürümüzün, özgün medeniyetimizin, güçlü devlet geleneğinin örnekleri olarak ilelebet korunmalı ve yaşatılmalıdır. Gençlerimize millî şuurun verilmesi, tarih bilincinin aşılanması, ecdadın tanıtılması her geçen gün daha da zorlaşmaktadır. Dijital mecraları kullanan Batı medeniyeti bütün dünyada korkunç bir dezenformasyon politikası uygulamaktadır. Bu dezenformasyon kültürel ve manevi değerlerin aşılandığı aileyi hedef almış durumdadır. Ailesi olmayanın milliyeti olmaz, ailesi olmayanın devleti olmaz, ailesi olmayan asker olmaz, ailesi olmayanın geleceği de olmaz. Vahşi kapitalizmin, küreselleşmenin ve bütün sınırları yerle bir eden dijitalleşmenin sonucu olarak Batı’dan esen ve bütün değerleri tehdit eden bir kasırga vardır. Kültürel, manevi ve millî olan bütün değerler tehdit altındadır.Batı’dan pompalanan cinsiyetsizleştirme politikasının hedefi aile kurumu ve nüfusun azaltılmasıdır. Nitekim dünya nüfusunun azaltılması hedefi alenen ve açıkça belli çevrelerce uzun süredir zikredilmektedir. Cumhur İttifakı olarak başörtüsü ve ailenin korunmasıyla ilgili hazırlanmış olan Anayasa teklifi bu bağlamda oldukça hayatidir. Nesillerin devamı için millet olarak aile kurumuna sahip çıkmak hepimizin boynunun borcudur. Tarihî ve kültürel mirasımıza sahip çıkmak için bütün ebeveynlerin çocuklarıyla birlikte Millî Sarayları ziyaret etmelerini istirham eder, merkezî bütçemizin hayırlara vesile olmasını dilerim.