ADLİYE ÖNÜNDE ADALET İSTEDİLER!
Adalet Sarayı önünde toplanan vatandaşların medyaya yönelik yapılan operasyona tepkileri 3. Günü de geride bıraktı. Sendikalarda bu tepkiye destek verdi. Pak Ağaç İş Sendikası Genel Başkanı Mehmet Toktemur, yapılanların hukuksuz olduğunu belirterek, basın mensuplarının derhal bırakılması gerektiğini açıkladı.
Zaman Gazetesi ve Samanyolu Televizyonunun yöneticilerinin de aralarında bulunduğu çok sayıda kişinin gözaltına alınmasına tepkilerin sürüyor. 3 gündür Adalet Sarayı önünde tepkilerini dil getiren vatandaşlara sendikacılar da destek verdi. Pak Ağaç İş Sendikası Genel Başkanı Mehmet Toktemur, basına ve demokrasiye yapılan kıyıma karşı olmak için demokrasi nöbetine geldiklerini ifade ederek, şunları söyledi: "İnsanlar ve yöneticiler işçilerin maaşlarını konuşmak yerine, asgari ücretle çalışan işçilerin maaşlarını konuşmak yerine basına ve demokrasiye zulüm ve kıyım yapılıyor. Madende ölen arkadaşlarımızı kimse konuşmuyor. Ocak ayındaki asgari ücrete yapılan maaş zamlarını kimse konuşmuyor. Ama bugün basına ve demokrasiye yapılan darbeyi dünya konuşuyor. Aydınlar, demokratik düşünenler dünya basını ve Avrupa Birliği demokrasiye yapılan kıyımı kınıyorlar. Biz de kınıyoruz. Demokrasiye demokrasi nöbeti ile karşılık veriyoruz. Zulmü kınıyoruz. Bu kıyım durmalıdır. İçeri alınan özgür basın mensuplarının serbest bırakılmasını istiyoruz."
Aktif Eğitim Sen Şube Başkanı Ayhan Kaya ise demokrasiye sahip çıkan topluluklara destek olunması gerektiğini açıkladı. Yapılan yanlışlıkların karşısında olan insanları görmek gerektiğini savunan Kaya, "Bu insanlarında talepleri dertlerine derman olmak gerekir. Yolsuzluklar gerçekten ortada. Maalesef Türkiye'de en çok satan gazetenin başındaki insan alınıyor ve hukuksuzluklar var. En güzel tepkiyi bu insanlar veriyor ve söylediklerini dinlemek gerekir. Gözaltı süresi bilinçli uzatılıyor. Suçlu insanlar ortada geziyor ve suçsuzlar içeri alınıyor. Biz halkın buna sessiz kalmayacağını ve tepkilerini büyüyerek devam edeceğini düşünüyoruz. Tarihimizde birçok yanlışlıklar yapıldı. Bunlar görülmedi. Basın mensuplarına destek vermesi gerekirken maalesef geçmişte yazılanların zıttı şeyler yazılıyor. Biz sivil toplum kuruluşları olarak her zaman haklının yanında olacağız." diye konuştu.
Anavatan Partisi'nden belediye başkanlığı görevi yürüten Ali Osman Öztemur, çeşitli toplantılarla kendisini yakından tanıma fırsatı bulduğu Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan'ı bugün tanıyamadığını ifade etti. Öztemur, "2002 yılında hepimiz için ülkemiz için yeni umut diye mevcut iktidarı yöneten arkadaşlarımızı büyük çoğunlukla göreve getirdik. Ben Sayın Cumhurbaşkanımızla aynı dönemde belediye başkanlığı yaptım. Çeşitli toplantılarda kendisini yakinen tanıma fırsatım oldu. O günlerdeki cumhurbaşkanımızla bugünkü cumhurbaşkanımızı maalesef yan yana getiremiyorum. Fevkalade üzgünüm. Bunları söylerken. O günkü Recep Tayip Erdoğan ile bugünkü Erdoğan birbiriyle bağdaşmıyor. O gün bir hırka bir lokma diye yola çıkan kardeşimiz, kaçak olduğu ifade edilen kaçak sarayda kendisine yeni bir yuva kurmaya seçti. Bu bizi üzüyor. Hatta kendi sözüyle söyleyeyim. 'Eğer bir gün Recep Tayip Erdoğan'ı zengin olmuş olarak görürseniz, bilin ki haram yemiştir' sözü kendisine aittir. Umarım haram yememiştir. Ama bugünler ve bugüne gelinen noktalar ve bir yıldır yaşananları dikkate aldığımızda ülkemiz için büyük kaygılar taşıyorum. Adalet saraylarının içi boş olduktan sonra adalet sağlanmadıktan sonra bu binaların işe yaramayacağını herkes takdir eder" dedi.
NEO 28 ŞUBAT
28 Şubat döneminde irtica yaftalamasıyla emekli olan Jandarma Astsubay Nuri Dağlı, hala kendilerinin mağduriyetinin devam ettiğini söyledi. Dağlı, haksızlıklara tepki göstermek amacıyla protesto eylemine katıldığını belirterek, şunları söyledi: "Yapılanlardan dolayı büyük üzüntü duyuyorum. Kaldı ki yapılanlarla ilgili söylenecek çok şey var. Üzülüyorum. Emniyet mensupları ve devamında basın mensuplarına yapılanlardan dolayı vicdanen çok büyük üzüntü duyuyorum. Söylenecek söz kalmadı. Her şey konuşuluyor. Haksızlıklar ortaya çıkacak. 28 Şubat'ta inanan insanlar irtica yaftası ile yaftalandı. Ben de bu nedenle ayrıldım. Neo 28 Şubat ülkemizde tekerrür ediyor. İnsanlara zulüm ve haksızlıklar sürüyor. Birilerinin talimatıyla birilerinin eliyle bu zulüm sürüyor."
