OYNADI GÜLDÜ YERİNİ BULDU

Dün İYİ Parti Kocasinan İlçe Başkanlığı yerel seçimlerle ilgili basın toplantısı yaptı.
Kocasinan İlçe Başkanı Yurdaer Şahin, İl Başkanı Süleyman Bozkurt, Kocasinan Belediye Başkan adayı Hasan Sami Özvarinli, MHP’den istifa ederek İYİ Parti’den Kocasinan belediye meclis üyeliğine aday olan Kazım Yücel ve Ülkü Ocakları eski il başkanı Erhan Özhan birer konuşma yaptı.
Normal şartlarda İYİ Parti’nin toplantısını takip etmeyen gazetecilerin bile akın ettiği bir basın toplantısı oldu.
25-30 kişilik masa düzeni alınan mekanda 60 civarında katılımcı vardı. Basın toplantısının ilgi odağı ise MHP’nin Kocasinan Belediye Başkan adaylığına kesin gözüyle bakılıyorken AK Parti-MHP ittifakı nedeniyle yani MHP’nin Kocasinan’da aday çıkarmaması nedeniyle aday olamayan Kazım Yücel’di.
Kazım Yücel, ittifak işini kabullenemeyen MHPliler’den biriydi, MHP Meclis üyesi adayları listesinde birinci sıradan aday olması hatta MHP kontenjanından belediye başkan yardımcısı olması bile söz konusu olmuştu.
Belediye bakan adaylığı konusunda ittifak eden AK Parti ve MHP, belediye meclis üyeliği konusunda da ittifak yapınca durum değişti.
MHPli’ler partilerinden istifa edip AK Parti listesinden aday olacak. Kazım Yücel, durum böyle şekillenince MHP’den istifa ederek İYİ Parti saflarına katıldı.
Belediye Meclis üyeliği ve başkan yardımcılığı tekliflerini de kabul etmedi.
İYİ Parti’de Kocasinan birinci sıradan belediye meclis üyesi adayı olduğu açıklanınca Yücel’in görüşünü etraflıca yazmıştık.
Yücel, MHP’de adaylığı sürecinde ev ev, mahalle mahalle gezdiğini ve AK Parti’yi eleştirdiğini anlattıktan sonra, “Şimdi aynı seçmenin karşısına çıkıp, eleştirdiğim AK Parti Belediye Başkan adayı Ahmet Çolakbayrakdar’a nasıl oy isteyeceğim? Vatandaşa oy verin diyemem. Sahaya çıkıp, çalışamam, çünkü bu durumu içime sindiremem.  Yüz yüze baktığım, dertleştiğim, sohbet ettiğim vatandaşa bunu anlatamam. Dün Millet ittifakından arkadaşlarım, İYİ Parti’den dostlarım aradılar ve ısrarcı oldular. Beni Kocasinan’da birinci sıraya yazacaklarını söylediler. Ben de  bu teklifi kabul ettim. Öğle saatlerinde de MHP’den istifa ettim. Bu kararımız hayırlı olsun. Allah utandırmasın. Artık takdir kamuoyunun” demişti.
Dünkü basın toplantısında da, MHP saflarından kopma sürecini anlatırken, “Eleştirdiğim bir partiyle birlikte ben kendimi anlatamayacağımı söylemiştim kendileri de ‘tabiki haklısın’ demişlerdi.” ifadelerini kullandı.
“HDP’ye oy veririm yine de AK Parti’ye oy vermem” diyen ülkücülerin MHP’den istifa edip AK Parti listesinden aday olmak durumunda kaldığı bir atmosferde Yücel’in tavrı, nitelikli bir duruştur.
İnsanın iç dünyası ile dış dünyası arasındaki çelişki ağır depresyon sebebidir. Yücel’in dün yüzüne yansıyan hal de rahatladığının göstergesiydi.
İçi başka dışı başka olamadı, olamazdı da...
Birçok MHP seçmeni de Yücel’in duruşunu sandık başında sergileyecek; bunu duyuyor, konuşuyoruz. Sizler de evde, işyerinde, sokakta denk geliyorsunuzdur.
MHP bünyesinde olup da İYİ Parti’ye oy vereceklerin nasıl bir depresyon tehdidiyle karşı karşıya olduğunu düşünüyorum da... İşleri zor gerçekten...
Seçmen için bu kolaydır, sandık başında kendisiyle Allah arasındaki durumdur ama MHP vitrininde olanlardan ve Yücel gibi düşünenlerden kaç kişi Yücel’in yaptığını yapabilir, başlı başıma medeni cesaret işi... Yücel içini dışına olduğu gibi yansıtan bu duruşu bence saygıyı hak ediyor.
Dursun Ataş’ın yaşanan gelişmelerden sonra MHP’de duramayıp İYİ Parti saflarına katılışını andıran bir durum.
Yücel doğru yapmıştır, yanlış yapmıştır orası ayrı bir tartışma konusu ama bu duruşa saygı duymak gerekir.
Halk arasında bir şeyin bir şeye uyduğunu, yakıştığını ifade etmek için söylenir: “oynadı güldü, yerini buldu” denilir.
Kazım Yücel için de söylenebilir; “oynadı güldü, yerini buldu...”