Erciyes Anadolu Holding bünyesindeki Hes Kablo’da 8 işçinin işten çıkartıldığı haberini sizlerle paylaşmıştık.
Üretimden gelen güçlerini kullanarak eylem yapan işçilerin işten çıkartılmasının sebebinin KOD 46 olduğunu öğrendim.
Pandemi döneminde sıkça kullanılan KOD 46, sonrasında bazı işverenler için vazgeçemedikleri bir kalkana dönüştü.
Bir işçiyi tazminatsız işten mi atmak istiyorsun yaz KOD 46, tamam…
Nedir bu KOD 46…
İşten çıkan işçi için SGK’ye işveren tarafından gönderilen, işten çıkışının nedenini gösteren kodlardan en acımasız, en vicdansız olanı…
KOD 46’da işçinin işten çıkarılma gerekçesi; İşçinin işverenin güvenini kötüye kullanması, hırsızlık yapması ya da işverenin meslek sırlarını ifşa etmesi gibi yüz kızartacak fiillerden söz ediliyor.
Bu kod ile işçinin sadece ekmeği ile oynanmıyor sonrasında da ekmek bulmasının önüne geçilmek isteniyor.
Bu işçi yeniden iş aradığında çaldığı kapılardan, ‘Sen güvenilmez birisin’ ya da ‘sen hırsızsın’ yanıtını almaz mı?
Yaşanan birçok olayda KOD 46’nın verilme sebebinin iddia edilen fiiller değil, işverenin tazminat ödememek olduğunu biliyoruz.
Hes Kablo’da da asıl 8 işçinin işten çıkarılma sebebin işçilerin hak arama mücadelesi olduğunu biliyoruz.
Yani oradaki 8 emekçinin yüzünü kızartacak bir durum.
Emek mücadelesi utanılacak değil, onur duyulacak bir mücadeledir.
Bu saatten sonra gerek sendika gerekse emekçiler bu işten çıkartılan arkadaşları için mücadelelerini devam ettirmeli bu kent, bu kentteki sendikal yaşam yeni bir Hizmet İş garabeti yaşamamalıdır.
Gelelim işveren boyutuna; Alpaslan Baki Ertekin’in Özcan Özyurt'a görevini devrettiği gün böyle bir olayın yaşanması gerçekten dikkat çekici…
Özcan Özyurt’un bu durumdan haberi var mı bilmiyorum ama işçi kıyımlarıyla göreve başlaması hiç ama hiç de iyi olmadı.
Alpaslan Baki Ertekin’in ‘Bu başarı 13 bin çalışma arkadaşımızın’ dediği gün işçilere böyle mi teşekkür etmek gerekir.
Başarıda payı olan işçilere reva görülen hak talep edince, ‘Güvenilmez’, ‘Hırsız’, ‘Casus’ yaftası vurmak mıdır?
O işçilerin çıkış talimatını veren kişiler, ‘yetkinliklerini’ ‘liyakatlerini’’güçlerini’ işçiyi ezerek mi gösterecek?
Umarım bu yanlışlıktan bir an önce vazgeçerler.