Bu kentte bu ülkede ‘İşsizlik’ konusunun sorun hem de en önemli sorunlardan biri olduğunu söylemek için uzun araştırmalar yapmaya gerek yok.
Ailemizde, binamızda, sokağımızda bu gerçeği tüm çıplaklığıyla yaşıyoruz.
Ancak bugün açılışına gittiğimiz işçi arayan firmalarla, iş arayan vatandaşları buluşturmayı amaçlayan İstihdam Fuarı’nın açılışında yapılan konuşmalar hiç de öyle değildi.
Konuşmacılar, özetle, Kayseri’de işsizliğin olmadığını söylediler.
Aslında bu Kayseri’de ilk kez tanıklık ettiğimiz bir durum da değil.
Her fırsatta birileri Kayseri’de işsizliğin olmadığını, iş beğenmeyenlerin olduğunu söyleyip duruyor.
Açılış törenin de konuya en gerçekçi yaklaşımı gösteren ise ‘Sadece iş arayanların, kamuda iş arıyorlar diye söyleyip geçiştirebilecek bir durum yok’ sözleriyle Vali Gökmen Çiçek oldu.
Herkes kamuda iş aramıyor ama insanlar insanca çalışıp, insanca yaşayabilecekleri işler arıyor.
Ben, ‘İşsizlik yok, iş beğenmiyorlar’ diyenlere karşılık, ‘İşçi aramıyorlar köle arıyorlar’ diyerek bir genelleme yapsam bu kentteki sanayicilere haksızlık etmiş olur muyum?
Elbette olurum?
Çünkü böyle bir genelleme yapılamaz.
Bu kentte işçisinin hakkını, hukukunu koruyan işverenler var.
Asgari ücretin altında ücret ödemek için işçinin maaş kartına el koyan; 8 saat yerine 10-12 saat çalıştıran vicdansızlar da var.
Ayrıca bir insanının eğitiminin, emeğinin, karşılığını almayı amaçlaması burun bükülecek değil, desteklenecek bir tutum.
TÜİK’in geçtiğimiz yıl açıkladığı verilere göre her üç işsizden biri üniversite mezunu…
Bundan 20 yıl önce neredeyse bu dokuzda bir düzeyindeydi.
Burada bir yanlış var.
Ama bu yanlış bir umutla üniversiteye giden genç değil; popülist politikalarla plansız programsız üniversite açan siyasilerdir.
Siyasilerden söz etmişken;
Siz hiç fabrikada çalışan milletvekili çocuğu gördünüz mü?
Göremezsiniz.
