Nejdet KALA

Hızlı Tren yavaşladı!

Nejdet KALA

Kayseri ile Ankara arasını bir rivayete göre 1,5 diğer bir rivayete göre 2 saate düşürecek olan, Kayseri’nin 20 yıllık hayali Kayseri –Ankara arası hızlı tren… 
Önce seçimler geliyor denilerek sembolik temeli atılan seçimlerden sonra İngiltere’den bulunan krediyle inşaatına başlayan Kayseri-Yerköy Hızlı Tren inşaatında işçiler iş bıraktı. 
Maaş adaletsizliği, mesailerin düzgün hesaplanmadığı, tatillerde çalışmak zorunda bırakılmaları, maaşların zamanında yatmaması gibi birçok gerekçe sıralayan işçiler, talepleri karşılanıncaya kadar işe başlamayacaklarını söylüyor. 
Kamuoyuna Birleşik Krallık İhracat Kredi Kuruluşu (UKEF) öncülüğünde Yerköy-Kayseri Hızlı Tren Hattı için 1,2 milyar euro finansman sağlanacağı ifade edilmişken, çalışmanın henüz başında,  işçilerin maaş konusunda mağduriyet yaşamasını gerçekten anlayamıyorum. 
Gittik işçileri dinledik. 
Yetkililer ne diyor bilmiyoruz. 
İşçilerin ulaşamadığı yetkililere ulaşmak için gayrette göstermedik. 
Umarım sorun bir an çözülür ve çalışmalar bir an önce başlar. 
Başlar da Kayseri 20 yıllık hayaline kavuşur. 

Ey işçiler birleşin!

Türkiye Cumhuriyeti tarihini çok darbeye tanıklık etti. 
Bu darbeler içinde 1980 darbesi farklı amaçlarının yanında örgütlü toplumu hedef alan bir darbeydi. 
Aslında daha doğru bir ifade ile 1980 Darbesini yapanlar, sonraki süreçte yapacakları karşısında oluşabilecek direnci yok etmek için önce örgütlü toplumu yok etti. 
En büyük darbeyi ise işçi sınıfı yedi. 
Örgütlenmek için mücadele eden, bunun için bedel ödeyen sendikaların yerini patronun izni ile örgütlenen, aidat için mücadele eden sendikalar aldı. 
Sonrasında sıfır zammı alkışlayan sendikalar da gördük. 
İşverenin talimatıyla, işçinin yanında durduğu için, Şube Başkanını görevden alan sendikaları da… 
Hizmet İş de olduğu gibi… 
Şimdi 3 adayla olağanüstü Genel kurula gidiyorlar. 
Geçtiğimiz gün yazdım, tekrar etmekte fayda görüyorum. 
İşçiler açısından böyle bir sendikaya üye olmak ile sendikasız olmak arasında hiçbir fark yok. 
Hatta sendikasız olmak böyle bir sendikaya üye olmaktan daha doğru bir karar. 
Hiç değilse birileri sizin sırtınızdan saltanat sürmez. 
Elbette bunu yapmak zor. 
Memlekette her şey öylesine birbirine girmiş ki, sendikadan istifa edip başka sendikaya üye olsanız sendikadan önce işveren pozisyonundaki belediye devreye giriyor. 
İşveren sendika olsun ama benim kontrolümde olsun istiyor. 
İşverenin kontrolündeki sendika ne kadar işçiyi savunur onu da siz takdir edin. 
Ama son olayda emin olun ki sandıktan kim çıkarsa çıksın kaybeden işçi olacak. 
İşçilerin bu süreci en az zararla atlatmasının yolu ise işçinin kendi iradesine sahip çıkmasından geçiyor. 
İşverenin değil, kendinin iradesini sandığa yansıtırsa bir zafer kazanmaz ama zafere giden yolda bir adım atmış olur.
 

Yazarın Diğer Yazıları