Sofrasına kırmızı et koyamayanlara kuzu keserek yol gösteren Büyük düşünür Mustafa Destici, engin bilgi birikimiyle yine büyük konuşmuş.
100 bin liranın üstünde kredi kartı limiti olan vatandaşların 750 lira Devlete, Savunma Sanayine destek vermesine karşı çıkanların vatan haini, Yunan, Ermeni ilan etmiş.
Kendisinin nasıl vatansever olduğunu, milliyetçi olduğunu anlatıp, ‘onların vermediğini de biz veririz’ demiş.
Yaptı, eminin yine yapar.
Mesela Türkiye Irak, Suriye, Filistin olmasın diye kendi öz kızını feda etti.
Kızını ne holdingler CEO olarak istedi ama O’nun kızı karın tokluğuna TBMM’de işe girdi.
Ya Destici’nin kızı TBMM’de işe girmeseydi ne olacaktı halimiz.
Allah korusun Irak olurduk, Suriye olurduk, Filistin olurduk.
Dindardır.
Öyle dindardır ki başörtüsünü hiç kimse onun gibi savunamaz.
Hatırlayın, birileri onun vatan, millet, din sevdasını anlamayıp, kızının neden torpille TBMM’de işe alındığını sorguladığında, atanmadığı için zincir marketlerde kasiyerlik yapan binlerce başörtülü genç kızın haklarını savunarak, ‘Ne yani başörtülüler çalışmasın mı?’ diyerek, göğsünü siper etmedi mi?
Vizyon sahibidir, herkesten önce o tehlikeyi fark eder, toplumu uyarır.
Zamanında FETÖ tehlikesini görüp Türk askerinin yanında nasıl saf tuttuğunu internetten bulabilirsiniz.
Destici’nin elbette her şeye vereceği bir yanıt vardır.
Şener Şen’in unutulmaz repliği, ‘Yaptım. Yaptım ama bi sor neden yaptım?’
Evet…
Sormak sorgulamak gerekiyor.
Kamudan 3-5 yerden maaş alıp sonrada aklımızla alay edercesine, ‘Biz o parayla hayır yapıyoruz’ diyenleri sorgulamak gerekiyor.
‘Asker, polis canını veriyor’ diyerek milletin hassasiyetlerini sömürmeye çalışanların; asker, polis görevini yaptığında o askerlere, o polislere nasıl davrandığını sorgulamak gerekiyor.
İşsizlik Fonu’nun Deprem Fonu’nun nerelere harcandığını sorgulamamız gerekiyor.
Türkiye’nin en büyük ihalelerini alan firmaların neden vergi ödemediğini sorgulamamız gerekiyor.
Ve IMF’ye borç verecek ülkenin kasasının nasıl boşaldığını sorgulamamız gerekiyor.
Benim itirazım Savunma Sanayi için kesilen paraya değil.
Benim itirazım, ülkeyi yönetemeyen, ekonomiyi dibe vurduran iktidarın hiçbir sorumluluk almayıp hatalarını, kusurlarını, yanlışlarını vatan, millet, din, bayrak diyerek perdelemeye çalışmalarına...
Benim itirazım; neredeyse aldığım nefes için ödediğim vergilerimin hesabını veremeyenlerin benim vatanseverliğimi sorgulamaya kalkmasına…
Ben;
Bu ülke için, bugüne kadar, üzerime düşen tüm sorumluluklarımı yerine getirdim.
Bundan sonra da getirmeye devam edeceğim.
Ama hiç kimse kendi cüzdanını, kişisel menfaatlerini, yaptığı hataları bana vatan, millet, din, bayrak sosu ile servis yapmasın ben onu yemem…
