Hakan Çiftci

DOĞRU BİR, AMA…

Hakan Çiftci

Kayserispor teknik direktörü Samet Aybaba, geçtiğimiz günlerde  Hasan Hüseyin Acar ile görüştüğünü ve kaptanlığın Sapunaru’ya verildiğini açıklamıştı.
Bu açıklama, güzel günlerin geleceğinin, adeta ışığı oldu.
Doğru bir, yapılan bu iyileştirmeyi taktir ile karşılıyorum. 
Bu takım bizim,  hepimizin...
Kayserispor,  gözbebeğimiz…
Kayserispor’un daha iyi olması için biz de gazeteci olarak gece gündüz yazıyoruz, çiziyoruz…
Çok şükür ki, söylemlerimiz yerini buluyor ve takım, gelecek adına umut veriyor.
Öncelikle neler yanlıştı, bunlara kısa bir şekilde göz atalım.
Yönetim, çok yerinde ve doğru zamanda düğmeye bastı. 
Kötü gidişatta nelere dikkat çekmiştik, kısa bir şekilde hatırlayalım...
Evet, teknik direktör Bayram Bektaş’a yetersiz dedik ve hatadan dönüldü, yönetimi tebrik ediyorum.  
Sportif Direktörün etliye sütlüye karışmadığını ve verimli olmayacağını söyledik ve beklenen istifa gerçekleşti.
Hasan Hüseyin’in, kaptanlığının yanlış olduğunu ve Sapunaru’ya geri verilmesinin elzem olduğundan bahsettik ve bu da yine gerçekleşti.
(Parantez şeklinde söyleyeyim, geçtiğimiz yılın en iyi çıkış yapan futbolcusu Hasan Hüseyin’i kazanalım, kaldıramayacağı yükten kurtuldu, umarım, sadece futbola odaklanır) 
Gökhan Ünal’ın, kendisinden beklenen ağabeylik görevini yapmadığını da yine defalarca vurguladık ve bu konu da çözüm buldu.
Teknik direktör olarak Samet Aybaba geldi ve yetersizlik giderildi.
Takım kaptanlığı Sapuru’ya verildi ve futbolcuların yüzü güldü. 
Gökhan Ünal’ın gitmesi, yine futbolcuların yüzünün gülmesine neden oldu.
Gökhan’a, ‘Sen gel, özellikle Ömür Uzun ile ilgilen, takımda ağabey ol’ misyonu verildi.
Ama, Gökhan ne yaptı, ya da yapmadı, hep birlikte gördük, nihayetinde gönderildi. 
Kayserispor, gereksiz bir yükten daha kurtuldu.
Bülent Bölükbaşı’nın iyi, efendi, ama bir o kadar sorumluluk almaması konusunda yanlışlık olduğunu anlattık ve görevinden istifa etti, yine gereksiz bir yükten daha kurtulduk.
Detaya çok fazla girmeye gerek yok, biz yaptıklarına teşekkür, yapmadıklarına ve yapamadıklarını değerlendirdik, kimseyle şahsi bir problemimiz yok.  Evet, Sportif Direktör Bülent Bölükbaşı gitti, ama yerine kim gelecek, o konu askıda kaldı.
Kimin gideceği ya da geleceği bizi çok fazla ilgilendirmiyor, ama bu boşluğun doldurulması şart!
Futbolcular ile yönetim arasında olan ilişkinin daha verimli olabilmesi için iletişim şart!
Bu köprü vazifesini yapabilecek profesyonel bir isim olmazsa olmaz.
Hocanın ekibinden yardımcı antrenörle bu iş, olmaz.
Kayserispor’da, kurumsallaşma anlamında çok güzel oluşumlar meydana geliyor, ama Sportif Direktör olmayışı bir eksidir, umarım ilerleyen günlerde o eksikliğinde giderileceğini düşünüyorum.
Yunus Akbulut kardeşimizin de yine takıma dahil olduğunu gördük, bu da çok güzel bir haber…
Özellikle yabancı futbolcuların çok sevdiği bu ismin yeniden dönmesinin büyük avantajını göreceğiz…
Çokta fazla uzatmadan, Sportif Direktör konusunda da düğmeye basılmasının gerektiğine bir kez daha vurgu yaparak, yazıma son veriyorum.
Son dedim, ama önki günh Hakka yürüyen Sabri Kösedağ amcamıza Allah’tan rahmet, Kösedağ ailesine de başsağlığı diliyorum. 

Yazarın Diğer Yazıları