Hakan Çiftci

Ağalar böyle istedi...

Hakan Çiftci

Sondan başlayayım,‘Bir Cüneyt Çakır klasiği’ ile mağlup olduk, Mete Kalkavan’ı da unutursak, ayıp olur.

Evet, aslında maç 2-2 beraberlikte sonuçlandı, ama İstanbul lobisi yine önümüzü kesti, bu lobiye karşı mağlup olduk.

Şu penaltıydı, bu pozisyon şöyleydi gibi kavramlardan uzak, 90+5 verilmişken, neden maç 90+9’a kadar uzar anlamak mümkün değil. Problemi, başka yerde aramak hata olur.

Meselenin özü burada yatıyor!

Aslında anlamak mümkün, karşınızda Fenerbahçe var, biz ise Anadolu takımıyız.

Lobimiz yok, olmasın da rakip kim olursa olsun, sahada kora kor bir maç yapalım, sonuç ne olursa olsun, kimse itiraz etmez.

Madem böyle, İstanbul takımları kendi aralarında bir lig kursun, Süper Lig’de bizler oynayalım.

Yapmayın, etmeyin, kul hakkıdır, nasıl ödeyeceksiniz?

***

Evet sondan başladım, şu an ise, başa gelelim.

Oyunun skor hakkı Kayserispor’undu, ama 2 puanımız gaspedildi.

Ne Fenerbahçe ne de biz çok iyi bir futbol ortaya koyamadık.

Pozisyon olarak maçın hakkı Fenerbahçe’deydi, gollerin dışında 4 topları direkten döndü.

Ama, Fenerbahçe sahada 11+1 hakem, VAR desteğiyle de 13 kişi oynadı.

***

Bu kadar kolay olmamalı, büyük emeklerin verildiği, milyon dolarların döndüğü bir yarışta, haksız rekabet, bizleri eksiltmez, ama mazisi başarılarla dolu Fenerbahçe gibi büyük camiaları aşağı çeker.

Zaten, Fenerbahçe taraftarı da beraberliğe sevinmedi, sevinemedi, bizleri alkışladı.

Bundan dolayı da Fenerbahçe taraftarına teşekkür etmek gerekiyor.

***

Cüneyt Çakır’a, eğer kabul ederse saat hediye edeceğim.

Sürekli Kayserispor maçlarında saati duruyor.

Nedir bu Kayserispor karşıtlığı anlamak mümkün değil.

Maçta gereğinden fazla uzatmalarda Fenerbahçe gol atmasaydı, emin olun maç 120 dakika bile oynanırdı.

Bu işkence, elbet bir gün kendine döner.

Bu dünya etme bulma dünyası.

Kul hakkı nedir bilirler mi ağalar?

Neyse, bize yaşatılan bu zulüm karşısında önce Allah’a, ardından da vicdanlarına bıralım...

***

İstanbul takımları hakem ve lobi desteğiyle Anadolu takımlarının kolunu kanadını bu şekilde kırıyor, Avrupa arenasına çıkınca da bu desteği göremiyor ve hezimet üzerine hezimet yaşıyor.

Fenerbahçe gibi büyük bir camianın bu gibi durumlara ihtiyacı zaten yok.

Başta da dedim ya, Fenerbahçe’nin 1 puan aldığına hiçbir taraftar sevinmemiştir.

***

Evet, maça gelelim, biz neler yaptık ya da yapamadık ona da bir göz atalım.

Karşılaşmaya hakem kararları damga vurdu, ama biz iğneyi kendimize batıralım.

Hakem maçı zamanında bitirmiş olsaydı, şu an başka şeyleri konuşuyor olacaktık.

***

Hikmet Karaman hoca, elindeki mevcut kadronun en verimli halini sahaya sürdü.

En çok eleştirdiğim Carole bile, belki de sezonun en etkili maçını ortaya koydu.

Son 3 maçını kaybetmiş, müthiş taraftar desteğini arkasına almış bir takıma karşı açık oynamak bizim için intihar olurdu.

***

Temkinli oynadık, topu rakibe verdik ve bekleme yaparak kontratak bir futbolla sonuca gitmek istedik.

Kısmen de istediğimiz oldu, 2-0 öne geçtik, ama ağalar (Cüneyt Çakır ve Mete Kalkavan), istemedi bizim galip gelmemizi.

VAR’da ki arkadaş da olaya hakimdi ve Kayserispor’un maç kazanmaması için enterasan kararlar verdiler.

Karar doğru olabilir, ama aynısını bize karşı verebilirler miydi, onu merak ediyorum.

***

Kayserispor, bir hafta önce Karagümrük maçının vermiş olduğu moral ve motivasyonla Fenerbahçe maçından en az 1 puan alıp, milli araya girmeyi düşünüyordu.

Hevesimiz kursağımızda kaldı.

Fenarbençe’de çok önemli oyuncular sakatlıklarından dolayı bize karşı forma giyemedi.

Sonuçta adı Fenerbahçe, x isim yoksa y ismi ön plana çıkmış ve eksikleri gidermişti.

***

Fenerbahçe’de, Altay’ın yokluğunda kalede Berke görev yaptı.

Ve biz sadece rakip kaleye 8 şut çektik, biz bunu eleştirelim.

Berke’ye şut üzerine şut çekseydik, sonuç çok daha farklı olurdu.

Oyuna yedekten sonradan giren oyuncularımızın yetersizliğinden bahsedelim.

Kadro mühendisliğinin sezon başında yapılamadığından bahsedelim.

Yoksa hoca oyuna bu oyuncuyu neden aldı, bunu neden çıkardı gibi kavramlarla sonuca gidemeyiz.

Problem Hikmet Karaman hocadan kaynaklı değil, maçı hakemler katletti.

Diyelim ki, oyuncuları değiştirmeseydi ve maç 2-2 bitti, o zaman da denirdi ki, neden değişiklik yapılmadı diye eleştirilirdi.

***

Galibiyeti kaçırdığımıza ve haksız bir şekilde 2 puanı İstanbul’da bıraktığımıza inanın çok üzülüyorum.

Ama, maç başında 1 puan alacaksınız deselerdi, kimse itiraz etmezdi.

Fenerbahçe’den 1 puan alınıyorsunuz ve üzülüyorsunuz, aslında buna sevinmek gerekiyor, çünkü; bu iyi yolda olduğumuzu gösteriyor.

Şu an milli aradan dolayı kafamızı dinleyelim, moral bozmayalım ve daha çok çalışalım.

Yazarın Diğer Yazıları