
İYİ PARTİ VE 26 NİSAN AÇIKLARI
Güler Ruhsar AKTAŞ
İyi Parti Türk siyasi tarihindeki yerini aldı…
İyiler kazanır diyende var…
Kötünün iyisi olmasa bari diyende…
Diğer siyasi partilerden bu konuda şimdilik tek bir açıklama şu ana kadar gelmedi.
Kimbilir belki reklamını bu şekilde bile yapmayalım diyorlardır.
Meral Akşener’in sloganı ise “ Türkiye iyi olacak”
İyi adalettir, iyi umuttur, iyi bilgidir, iyi zenginliktir, o da burada var. İyi medeniyet demektir. Ve bu yolun taşlarını sadece cesurlar düşer. Cesurlar da buradadır. İyilik güneşinin aydınlığında salondaki binler 80 milyon ile kucaklaşıp Türkiye olacak. Türkiye Avrasya olacak, dünya olacak. Daha iyiye yönelecek. Diyen Akşener adalet vurgusu da yaptı konuşmasında ve dedi ki : Adalet cesaret ister. Adalet evrenseldir. Siyasi merkezli yargı kararları düşman kurşunundan daha tehlikelidir. Bir kuruşuna bin can veririz ama adaleti sağlayamayan yargı vicdanları çürütür. Gencecik çocuklarımız AK Parti’den kağıt getirmeden iş bulamamaktadır. Yıllarca ailelerin özellikle annelerin mutfak masrafından kesip üniversiteyi bitirmiş çocuğuna, hangi puanı alırsa alsın hangi çalışmayı yaparsa yapsınlar o günlerde soruları çaldırdılar, o günlerde soruları çaldılar, bugünler de hamili yakınımdır diye bir kart gitmeden iş bulamamaktadırlar. Bu ülkenin insanları bu tabloyu hak ediyor mu? Etmiyorlar. Devletin dini adalettir sözünü çok değerli buluyoruz.” Diyerek adalet ve liyakat vurgusu yaptı…
Adalet beklentisi ve isteğinden yola çıkışla önemli bulduğum başka bir konuyu gündeme getirmek istiyorum. Ülkemizdeki hain darbe kalkışması sonrasında ülke insanının gerçek suçlular ile suçsuzların ayrılması konusundaki adalet isteğine kulak tıkanmamalıdır.
Bugün kurunun yanında yaşlarda yanmaktadır. Suçluların yanında suçsuzlarda fişlenip sıkıntı yaşamaktadır. Bunun en bariz örneği Emniyet’te yaşanan 26 Nisan 2017 açığa almalarıdır ki, 7 aydır işinden gücünden edilmiş insanlar suçlarının dahi ne olduğunu bilmeden hala akibetleri hakkında ne karar verileceğini beklemektedirler.
9103 insan… 9103 aile… 9103 hayat…
Bylock olanları ayırın, suçu olanları ayırın yargılayın hükmünü verin amenna…
Ama bunu yaparken elinizde sağlam deliller olsun herkes inansın akıllarda soru işareti kalmasın.
Kişiye göre adalet , tanıdığa yakına göre muamele olmasın.
Vicdanlarda yeni yaralar açılmasın..
Kendinize suç saymadığınızı bu insanlara da suç saymayın…
Bu insanlar arasında suçunun ne olduğunu dahi bilmeyenler o kadar çok ki …
Tarafına etrafına durumunu izah dahi edemeyenler…
Sonunun ne olacağını düşünenler…
Aile ilişkileri sarsılanlar, haksız yere güven itimat kaybedenler…
Bozulan psikolojile…
İntiharlar…
1000 kişi bylocktan alındı kabul…
Geriye kalan 8000 kişiden ifadeye çağrılan bir elin parmağı kadar. KHK ile ihraç edilen 1 kişi…
Peki ya iddialara göre bu gerçekten ters fişleme ve Fetö’nün intikam planlarından biri ise?
Bu kadar insanın içindeki binlerce suçsuzun vebalini kim verecek? Kurunun yanında yanan yaşlar diyorum yani onlar ne olacak ?
Bu noktada 17/25 Aralık birçok kurumda milat sayılırken Emniyette milat sayılmıyor mu ? diye sormakta anlamsız olmaz sanırım.
Örneklendirecek olursak FETÖ’nün Cemaate ait okullarda doğu ve Güneydoğuda çalışan polisler ve birçok devlet çalışanı bu milattan önce çocuklarını, başka şansı olmadığından bunların okullarına gönderdi… Bunların okullarına gitmeyen mi vardı Allah aşkına ? Sadece polisler değil dediğim gibi bugün birçok kamu kurum ve kuruluşundaki yöneticinin, milletvekillerinin dahi çocukları o dersanelerde okullardaydı… Ve okul taksitleri elbette ki onların bankasından ödenmekteydi…
Peki 17 -25 Aralık siyasilerde milat sayılırken bu insanlarda niye milat sayılmıyor sorarım size ?
Bir şey bulunursa amenna ama sadece belli gruplara yönelik bu tip kararlar ve görevden almalar olunca insanların, toplumun vicdanı sızlıyor…
“Suçumuz olmasa da bize isnat edilmese de kripto Fetöcü damgası yiyoruz” diyenlerin sayısı da az değil hani bütün bu serzenişlerin haksızlık etmeyin çağrılarına kulak tıkamayın. Adalet önemli evet adaleti gerçek suçlular için işletin devletinin yanında olmayan o noktada elbette ki cezasını çeksin ama adil ve eşit davranın bu ülke insanına Allah aşkına…
Sadece onlar değil onlardan önce alınan ve 1 yıldır bekleyenler var diyeceksiniz evet onların durumu daha da vahim…
Bu insanların her birinin çoluğu çocuğu ailesi etrafı sevdikleri meslekleri var ya da vardı….
Artık bu bekleyişe bir son vermenin bence zamanı geldi de geçiyor bile …
İnsanların en kıymetli en değerli hissi geleceğe dair umududur, çalmayın..
Ve adalet gerçekten inanın ki bir gün herkese lazım olacaktır.
Eğer bu insanlara müspet ya da menfi bin cevap vermezse yetkililer ve bu süreç daha da uzarsa gerçekten bu ülke birçok insanını psikolojik anlamda ailevi anlamda ve iş gücü anlamında deneyimli kadrolarda dâhil olmak üzere kaybedecek…
Hepsinden önemlisi adaletle hükmetmeyen devlet onların ruhunda vicdanında derin yaralar açacaktır. Demem o ki suçlu ise suçlarını söyleyin ispatıyla ortaya koyun ve yargılayıp cezalandırın. Ama suçsuzlarsa bunu dahi söylemeden aylarca bir belirsizliğin içinde bu insanların hayatlarını artık karartmaktan vazgeçin…
Az empati yapın…