İŞSİZLİK VE ASGARİ ÜCRET
Levent ÇİL
Türkiye’de 1990’lı yıllarda sık gördüğümüz görüntüler son zamanlarda görülmeye başladı. Önceki gün İŞKUR’un önünde ki görüntü ve fotoğrafları görünce ister istemez hafızamız o günlere gitti. Belediye ve kurumların açtıkları kadrolar için başvuru yapanların oluşturduğu uzun kuyruklar. Epeydir bu kuyrukları görmüyorduk ama maalesef yeniden karşımıza çıkmaya başladı. Kış ortasında İŞKUR önünde uzun kuyruklar. Amaçları yapılacak alımlarda kendilerine yer bulmak. Sanırım böyle görüntüler ile zaman zaman karşılaşacağız maalesef. “Kayseri’de sorun yok diyenlere” Kayseri Olay Gazetesi’nin bugün sayısına bakmalarını isterim.
Tabi bu arada Kayseri’yi Türkiyenin en çok istihdam yaratan illeri arasına sokanlar ve özellikle bazı şirket ve kurumları ön plana çıkaranlarda bu görüntülere iyi bakmalılar. Kayseri’de son zamanlarda yaşanan gelişmeleri de iyi analiz etmeliler.
Organize sanayi bölgelerinde yaşanan sıkıntıları buna eklediğimiz de çok daha vahim bir durum ortaya çıkmakta.
Bu girişi yaptıktan sonra Kayseri’de zaman zaman dillendirilen ve insanların asgari ücretlerine dahi göz diken bir yaklaşım, bir algı çalışması olduğuna şahit oluyoruz. Neymiş efendim? “asgari ücret zamlandı, bu nedenle iş yerleri sıkıntıya girdi işçi çıkarabilir”miş.
Bir kere şunu ifade edelim. Asgari ücretin zamlanmasından, zam almasından işverenlerin şikayetçi olduğunu kimse söyleyemez. Kayserili sanayiciler aksine mutlu çalışan olmasının iş veriminin ve verimliliğinin arttığına inanırlar. Yaptığımız sohbetlerde kimsenin bundan şikayet ettiğini görmedim.
Ayrıca hükümet bu konuda sanayiciyi destekleyebilir, elinde “işsizlik fonu” gibi önemli bir birikim var. Zeki Karahüseyin’in iddiasına göre işsizlik fonunda biriken para yaklaşık 90 milyar. Eski para ile 90 Kartrilyon. Devlet istese bu fondan destek verebilir. O yetki var ellerinde.
Ama asıl dikkat çekeceğim konu, sanayicinin asgari ücretten sonra sıkıntıya girmediğidir. Henüz asgari ücret artışı yapılmadan önce sanayici önemli yüklerin altına sokulmuştur. Döviz kurlarında yaşanan ani yükselmeler, elektriğe yapılan yüzde 50’nin üzerinde yapılan zamlar, doğalgaza yapılan zamlar, faiz oranlarının yükselmesi… Vesaire… Vesaire…
Sizin anlayacağınız sanayici zaten sıkıntı içerisindeydi.
Üretim durma noktasına gelmişti.
Hammadde bulmakta sıkıntı yaşıyordu.
Dünya pazarında rekabet edemez duruma gelmişti.
Buna rağmen işçi çıkarmamak için direniyordu. Ama, asgari ücret de bunların üzerine tuz biber oldu. Sanayicinin dayanacak gücü kalmadı. Sizin anlayacağınız birileri kasıtlı olarak asgari ücreti öne çıkarmaya çalışıyor. Oysa sanayicinin sıkıntısı daha önceden başlamıştı. Hedef şaşırtmayın. İnanların aldığı zamları gözünüzde büyütmeyin.
Asgari ücretliye bulaşmayın…
