Ahmet ZORLU

HUZURSUZLUK

Ahmet ZORLU

Kayseri, iktidar partisinin kalelerinden biri olarak bilinir.
Ancak yaşanan gelişmeler, koltuk kavgaları, yillileştirme projeleri sayesinde, en zor dönemlerini yaşadığını söylemek için kahin olmaya gerek yok.
Yedi Haziran Seçimlerinde yüzde 64'ten 52'ye gerileyen iktidar partisinin oylarını yüzde 50'nin üzerinde tutabilmek için, olağanüstü bir çaba sarfediliyor.
Ama çalışma ortaya koyanların sayısı sınırlı, parti içi muhalefetin de çalışanlardan daha fazla hale gelmesi moralleri bozdu, sinirleri gerdi.
Onca başarılı, çalışkan işinin ehli aday adayı dururken 3 dönem milletvekilliği yapan Yaşar Karayel'in oğlunu getirerek, seçilebilir noktada aday yapması, Mehmet Özhaseki'nin hanımköyünden birinin Kocaeli'nden iki kez aday adayı olmasına rağmen listeye girememesi üzerine, türbanlanıp Kayseri Listesinin yine seçilebilir noktasına konulması, 7 Haziran öncesi 3 dönem kotasına takıldığı için Sadık Yakut'un kardeşini cepheye sürmesi, 13 yılda kente hiç bir katkısı olmamasına rağmen Mustafa Elitaş'ın, kaçak elektrik kullananların tükettiği elektriği vatandaşın omuzuna yükleyen Taner Yıldız'ın listenin en iyi yerlerine yerleştirilmesi tepkinin dozunu artırıyor.
Buna bir de, seçim çalışmalarını belli bir çevre ile sınırlı tutan yönetim anlayışını eklediğiniz zaman, şimdiden 1 Kasım'ın sorumluluğunu başkalarına yüklemeye hazırlanan bir iç mücadele yavaş yavaş su yüzüne çıkıyor.
Mehmet Özhaseki çevresi artık propagandanın rotasını başka hedeflere yönlendirip, "Bu seçim Abdullah Gül'ün yeniden cepheye çıkacağı bir seçim olacaktır. 1 Kasım sonrası partinin başına Abdullah Gül'ün desteği ile Mehmet Özhaseki geçecek, Recep Tayyip Erdoğan anayasal sınırları içine çekilecek ve Ak Parti kuruluş felsefesine uygun bir çalışma ortaya koymaya başlayacak" gibi Recep Tayyip Erdoğan'a yakın isimlerin hoşuna gitmeyecek söylentilerle taban bir arada tutulmaya çalışılıyor.
Bu arada İl Başkanı Hüseyin Cahit Özden'e yönelik eleştiriler de Özden'i iyice bunalttı. Kızı ve damadının iki ayrı kurumda işe yerleştirilmesine ilişkin eleştiriler yüzünden sessizliğini bozan Özden'in parti çevrelerine, "Hanginiz bu kurumlara adam yerleştirmediniz. Mustafa Elitaş, Yaşar Karayel'in oralara koydukları adamların listesini yayınlatmayın bana. Bakan Yıldız'ın Yeğeni Kayseri Şeker'in beynine oturup amcasına Şekerde yaşanan her gelişmeyi günlük olarak aktarıyor. Bunları benim bilmediğimi mi sanıyorsunuz" diye çıkıştığı söyleniyor.
Mustafa Çelik'in Büyükşehir Belediye Başkanı seçilmesi ile birlikte Kocasinan Belediyesi de seçimlerde nötr kalmayı seçen bir yönetim anlayışı sergileyen kurumlar arasına katıldı, Çolakbayraktar parti ile arasına adeta mesafe koydu.
Şu anda belediyelerin halka dönük yüzü olarak ortada sadece Melikgazi Belediyesi var ve adaylar da Memduh Büyükkılıç'ı yeni keşfetmiş gibi onun düzenlediği etkinlikleri kaçırmamaya başladı.
Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı ve 1. sıra milletvekili adayı Mehmet Özhaseki ise çalışma alanı olarak Talas'ı belirledi. Akrabası Mustafa Palancıoğlu'nun düzenlediği programlarda ortaya çıkıyor, başkanlık seçimleri süresince kullandığı dil yüzünden de Memduh Büyükkılıç ve il başkanı ile bir araya gelmemeye özen gösteriyor.
Büyükşehir Belediyesi'ne gelince, orada yaşananlar ve Mustafa Çelik'in nasıl abluka altına alındığını anlatan bir yazıyı bir iki gün içinde kaleme alacağım için orayı es geçiyorum.
İncesu Belediye Başkanı da, halen youtubeda dolaşan eski vali yardımcısının "Birilerini ipten kurtardım" sözleri yüzünden başına gelebileceklerin kabusunu yaşıyor ve parti büyüklerine "Yarın iktidar değişir ve ben yeniden yargılanacak olursam" diye tehditler yağdırıyor.
Sonuç olarak, Adalet ve Kalkınma Partisi Kayseri'de de, Türkiye'de de, Taner Yıldız'ın deyimi ile tam bir bıçak sırtında.
Partinin Kayseri'de en büyük avantajı ise, diğer siyasi partilerin yaşadığı çıkmaz ve sıkıntı.
MHP ve CHP'deki son durumu da ilerdeki yazılarda ele alacağız..

Yazarın Diğer Yazıları