Ahmet ZORLU

ÇARPAN ETKİSİ..

Ahmet ZORLU

İşin ciddiyeti çarpıcı tablolarla ortaya çıkıyor.

Hiçbir alanda, bu küresel felakete hazır olmadığımız da yavaş yavaş kendini ortaya koymaya başladı.

Zira çağın vebası ülkemizde geometrik olarak değil, çarpan etkisi ile yayılmaya başladı.

Bırakın sıradan yurttaşı, anlı-şanlı kurumlarımızın bile Aralık’tan bu yana çağın vebasına karşı hazırlanmadığı gün gibi görülmeye başlandı.

Dünya Sağlık Örgütü Yönetimi yalvarıyor, ‘Bol bol test yapın’ diye.

Ama test yapacak bir altyapı bile tam olarak oluşturulmamış.

Bir çok hastanenin acil servisinde görevli personel maskeyi cebinden para vererek alıyor.

Tabii ki bulabilirse.

Yurtdışından dönenler öğrenci yurtlarında karantina altına alınıyor, ama orada bile 14 gün bekleyip bu felaketin yayılmamasına katkı vermeleri gerekenler, kontrol altında tutuldukları öğrenci yurtlarından bize bir şey olmaz diyerek kaçmaya çalışıyor.

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bile uyarıda bulunmasına rağmen, Cenaze törenleri düzenleniyor, hem de binlerce kişinin katıldığı.

AB Ülkeleri, yıllar önce kaldırdıkları sınırları yeniden  kapatmaya başladı.

Ülkeler dış ticareti noktaladı.

Ve virüsün görüldüğünün haftasında, Sayın Cumhurbaşkanı ilk kez göründü TV ekranlarında.

Sözde ilgili kurumların yönetenlerini topladı.

El sallayan bir fotoğrafı servis edildi.

Millete el salıyor sandım, morallendim.

Meğer Macron ile yaptığı telekonferans görüşmesi sırasında Macron’a el sallıyormuş.

Düzenlenen  toplantıya katılan, ‘İlgili Kurum’ listesinde Türk Tabipler Birliği yok. İşçi Temsilcileri yok.

Yani sen-ben, bizim oğlan bir araya gelmişler.

Asıl sorun ekonomide.

Aykırı olmayanlardan oluşturulan bir ‘Bilim Kurulumuz’ çalışıyor.

İzin verilen ölçüde halkı aydınlatıcı bilgiler veriliyor, uyarılar yapıyor ama, neden davul çalarak gelen ekonomik kaosa karşı bir ön hazırlık yapılmadı, yapılmıyor.

Karantina için Öğrenci Yurtlarından Kredi ve Yurtlar Kurumuna bağlı Yurtlar seçilirken, Türgev’in, Tügva’nın, Ensar’ın, İlim Yayma Cemiyeti’nin, Birlik Vakfı’nın sembolik kiralarla Vakıflardan kiraladığı modern yurt binaları düşünülmez, seçilmez.

Neden özel hastaneleri geçici olarak kamu hizmetine almak kimsenin aklına bile gelmez.

Alman Lider çıkıyor ve uyarıyor, “Önümüzdeki 1 yıl içinde bu virüs nüfusun yüzde 70’ine bulaşacaktır. Ona göre önlem alalım, ona göre yaşam çizelgemizi düzenleyelim” diyor.

Ama bizde Sağlık Bakanı her gece yarısı günün (Z) Raporunu veriyor, soru almadan çekip gidiyor.

Mesela ben merak ediyorum.

Hazine ve Maliye Bakanı, 2 ay içinde ülkedeki işsizliğin yüzde 20-30’u bulması durumunda ne gibi önlemleri hayata geçirecek.

Meclis Çağın Vebası için hangi önlemleri alacak.

Muhalefet Partileri’nin konunun incelenmesi için sunduğu teklif AKP ve MHP’nin oylarıyla reddedilmiş.

Ben Muhalefetten olsam, “Çağın Vebası konusunda Meclis’in hiçbir araştırma yapmamasını talep ediyoruz” diye bir düzenleme teklifi sunardım. Belki reddedilir, böylece bu ciddi konunun meclis gündemine getirilmesi sağlanır.

Zira Türkiye Büyük Millet Meclisi, ülkenin en kritik dönemlerinde bile kapanmamıştır Cumhuriyet Tarihimiz boyunca.

Dedim ya asıl mesele ekonomi.

Eğer ülkenizin İhtiyat Akçesi varsa Merkez Bankanızın kasasında.

ABD Gibi her kayıtlı vatandaşa bin dolar verir ve borç yerine hibe sayarsınız, kritik süreçte dar ve sabit gelirli kitlelere nefes aldırırsınız.

Ama 363 Milyar Dolar gibi bir açıkla yakalanırsanız felakete,  ortalıktan kaybolursunuz.

Dikkatimi çeken bir ayrıntı da, Sayın Cumhurbaşkanının Merkel ve Macron ile yaptığı Telekonferans görüşmesinde, ‘İtibar Kalemiz’  Saray yerine Çankaya Köşkü’nü tercih etti.

Bu yazıyı, Sayın Cumhurbaşkanı Başkanlığında yapılan toplantıdan önce kaleme aldım.

Çünkü biliyorum, alındığı söylenen önlemler, getirilecek düzenlemeler “Suya yazılan yazı” olarak Sağlık Tarihimize geçecektir.

Ve bizdeki aymazlık devam ettiği sürece, korkarım Corona’ya yakalananların, Corona’dan kaybettiklerimizin sayısını yakında Devletin en yetkili ağızlarından değil, Hatay Valisinden duymaya başlayacağız.

Yazarın Diğer Yazıları