'HANİ BİZE 'HAKARET ETTİLER' DİYENLER KİŞİLER NEREDE?'
CHP İl Başkanı Mustafa Ayan ve beraberindeki bazı partililer, Aralık ayında parti binasına astıkları 17-25 Aralık tarihlerinin “Yolsuzluk ve Rüşvetle Mücadele Haftası olsun” pankartı nedeniyle eski Bakanlar Egemen Bağış, Erdoğan Bayraktar, Muammer Güler ve Zafer Çağlayan'a hakaret ettikleri iddiasıyla haklarında açılan davanın ilk duruşması yapıldı. CHP İl Başkanı Ayan, yaşananların bir hukuk komedisi olduğunu belirterek, “Müşteki ortada yok ama suçlu var. Biz buradayız hakarete uğradıklarını iddia edenler ortada yok” diye konuştu.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kayseri İl Başkanı Mustafa Ayan, Melikgazi İlçe Başkanı Asef Türkdönmez ve CHP gençlik kollarından beş kişi, astıkları pankartta eski bakanlara hakaret ettikleri iddiasıyla dün hâkim karşısına çıktı.
“TAMAMEN BİR HUKUK KOMEDİSİ”
Kayseri 15’nci Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşması ile ilgili olarak Adliye binası önünde partilileri, milletvekili adayları ile birlikte açıklama yapan CHP İl Başkanı Mustafa Ayan, duruşmanın ertelenmesini eleştirdi. “Yaşanan durum tam bir hukuk komedisidir” diyen Ayan, “Hukuk komedisi, çünkü müşteki ortada yok ama suçlu var. Biz buradayız hakarete uğradıklarını iddia edenler ortada yok. Tamamen bir hukuk komedisi. Yargının Türkiye’de ne hale getirildiğinin göstergesi. Söyleyecek bir şey bulamıyorum. Herkes korkmuş, sinmiş. Yargı da korkmuş ve sinmiş. Polis de korkmuş sinmiş. Bir grup Cumhuriyet Halk Partili, bu abuk subuk insanlarla Türkiye’yi katleden insanlarla mücadeleye devam ediyoruz. Yani içerde biz varız hakaret edenler ama hakaret edilenler hala yok. Savcının iddianamesinde suçlu tespit edilmiş, müşteki aranıyordu. Böyle bir durum komedi ama bu ülke 17 yaşındaki Erdal Eren’e kemik yaşı 19 raporu alıp idam etmiş bir hukuk sistemi ve hala devam ediyor. Bizim de başımıza her şey gelebilir. Beraatta edebiliriz. Ama biz görevimizi yaptık. 17-25 Aralık hırsızların telin edildiği bir haftadır. Genel Merkezimiz ve Sayın Genel Başkanımızın emridir. Başımız üzerinedir. Kendi duygularımız ve inancımızla emri yerine getirdik. Bundan da mutluyuz, alınmıyoruz, korkmuyoruz, çekinmiyoruz” dedi.
“HAKARET YOK, KAMUOYUNU AYDINLATIYORUZ”
Melikgazi İlçe Başkanı Asef Türkdönmez de, ülke gündeminde yaşanan olaylarla ilgili halkı aydınlatmanın görevleri olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Ülkede yapılan iyi işleri de kötü işleri de anlatmak bizim görevimiz. Bize açılan dava halkı nasıl susturuyorsak, politikacıları da sustururuz politikasıdır. Bunlardan korkmuyoruz. Biz ifademizi verdik. Mücadelemize devam edeceğiz, hiçbir pişmanlığımız yok. Kimseye hakarette etmedik. Bizim yaptığımız sadece kamuoyunu aydınlatmaktır”
“ÜLKEDE HIRSIZLIK YAPANLAR ELLERİNİ KOLLARINI SALLAYIP GEZİYOR”
CHP birinci sıra Milletvekili adayı Çetin Arık ise ülkede hırsızlık yapanların ellerini kollarını sallayıp gezdiğini ifade ederek, “Adında ak olan kara vicdanlıların hukuk sisteminin ne hale getirdiğini bugün üzülerek bir kez daha izledim. Hırsızlık yapanlar ellerini kollarını sallayıp gezerken, gencecik çocukları sadece fikirlerini açıkladılar diye kovuşturmaya aldıklarını izledim. Gün gelecek devran dönecek, gün gelecek hesap sorulacak. Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidarında bunun hesabını soracağız. Üstünlerin hukuku değil hukukun üstünlüğü CHP’nin iktidarında sağlanacaktır” şeklinde konuştu.
“AİHM KARARI VAR, SİYASETÇİLER ELEŞTİRİYE TAHAMMÜL ETMEK ZORUNDADIR”
İl Başkanı Mustafa Ayan’ın oğlu Avukat Emre Ayan ise dava sütreci ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin, bu tür konularda verdiği kararı örnek gösterdi. Ayan, “Siyasetçiler eleştiriye tahammül etmek zorundadır” dedi. Ayan, şöyle konuştu: “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin bu konuda vermiş olduğu kararlar, İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 10. Maddesi, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay’ın bu konuda yerleşik iştirakleri var. Siyasetçiler eleştiriye tahammül etmek zorundadır. Hele hele toplumda ön plana çıkmış bu tip şayialarla gündeme gelmiş siyasetçilerin bu tip konularda serzenişte bulunma haklarının olmadığını düşünüyorum. Hukuken de zaten bu çerçeve çizilmiş. Biz bu yargılamanın demokratik toplumdaki ifade özgürlüğüne darbe vurmak zihniyetiyle hukuka aykırı şekilde mahkeme önüne getirilmiş bir süreç olduğunu düşünüyoruz. Demokratik toplumlarda bu tip yargılamalara artık yer yok. Bunların yeri de yok. Demokratik Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne yakışmıyor bu davalar. Umarım bu son olur. Müvekkillerimizin de bu anlamda bahsetmiş olduğum bu yüksek mahkeme kararları ve evrensel demokratik kriterler dikkate alındığında biz beraatlarını bekliyoruz süreç sonunda. Hepimize, Türk demokrasisine geçmiş olsun” Diğer yandan duruşma 26 Haziran 2015 tarihine ertelendi.
Haber: Cafer ZENGİN