Baro Başkanı Dursun 'Vatandaşlarımızın yüzde 50'si 'yargı bağımsız değil' diyor'

Baro Başkanı Dursun 'Vatandaşlarımızın yüzde 50'si 'yargı bağımsız değil' diyor'
TAKİP ET >> Google News ile Takip Et

Kayseri Baro Başkanı Av. Cavit Dursun da “Objektif ve bilimsel temelli olarak yapılan anketlere göre vatandaşlarımızın yüzde 50’si ‘yargı bağımsız değil’ derken, ‘yargıya güveniyorum’ yanıtı verenlerin oranı ise yalnızca yüzde 38 olarak ölçülmüştür. Bazı ölçümlerde yüzde 30, 25’lere kadar inmiştir. Türkiye 2017-2018 hukukun üstünlüğü endeksinde bir önceki yıla göre iki sıra daha gerileyerek sistemdeki 113 ülke arasında 101. sırada yer almıştır” diye konuştu. 

Baro Başkanı FETÖ’nün panzehrini açıkladı 
Dursun, FETÖ terör örgütünün panzehrini şöyle anlattı: “FETÖ’nün panzehri ortak akıl, liyakat, ehliyet, çağdaş insani eğitim, kuvvetler ayrılığı, insan hakları ve daha fazla demokrasidir. Bunların tekrar kurulması ve güçlendirmesine yönelik amaç ve çabalar dışındaki niyetlerle bu hain yapılarla mücadele edilemez. FETÖ terör örgütünün yok etmeye çalıştığı hukuk devleti ilkesi, masumiyet karinesi, suç ve cezanın şahsiliği ilkelerine sımsıkı sarılmalı, asla ve asla işkence, kötü muamele, gizli tanıklık, hukuka aykırı kanıt ve yasak sorgu yöntemlerine başvurulmamalıdır.” 
Kayseri Cumhuriyet Başsavcısı Abdulkadir Akın ise “Türkiye Cumhuriyeti’nin insana dokunan en önemli niteliklerinden birisi kuşkusuz anayasamızın 2. Maddesinde belirtilen hukuk devleti olmasıdır. Atatürk’ün bizlere hedef olarak gösterdiği muasır medeniyetler seviyesine ve medeniyetimizin tasavvur ettiği kamil insana ulaşmanın yegane yolu dört başı mamur hukuk devleti inşası olacaktır” dedi. 
Her türlü idari ve adli tedbire rağmen aile içi şiddet ve çocuk istismarı suçlarının mahşeri vicdanı rahatsız edecek boyutta sık sık kamuoyunun gündemine geldiğini dile getiren Akın, “En son Emine Bulut olayında insanım diyen herkesin insanlığından utandığı ve toplumsal bir tramvaya dönüştüğü görülmüştür. Elbette sorunun sosyo-kültürel ve eğitimini ilgilendiren yönleri olmakla birlikte suç işlendikten sonra yargı alanına girmesi itibariyle biz hukukçuları ilgilendiren yönü olduğu da açıktır. Yargı mercilerinin bu suçlara ilişkin soruşturma ve kovuşturmaları etkin ve hızlı bir şekilde yürütmeleri, tedbir kararlarını ivedilikle alınarak titizlikle uygulanması hayati öneme haiz olacaktır." ifadelerini kullandı.