Kayseri'nin unutulmaya yüz tutmuş adeti: Perşembelik
Bir adet düşünün hem fakiri ziyaret hem ihtiyaç sahiplerini tespit hem de cumaya sadaka ve sadece bu kadar da değil. Kayseri'nin unutulmaya yüz tutmuş perşembelik adeti… Peki nedir bu perşembelik? Detaylar Kayseri Olay haber merkezince derlediğimiz Kayseri haber bülteninde.
Şimdi komşuluğu geliştirme zamanı
Gönül komşuluğu da yakın eder ırağı
Komşu başa taç imiş
Komşu komşunun külüne muhtaç imiş
Gidilen yere, eli boş gidilmez imiş
Perşembelik adeti ‘yaşatılmalı' imiş
Ecdat perşembelik adeti bir sorumluluktur demiş.
İşte bu satırlarla anlatmaya başlıyor Araştırmacı Nezir Ötegen Kayseri'nin perşembelik adetinin ve şöyle devam ediyor;
“Eskiden köylerde ve mahallelerde yaşayan insanlar, perşembe günleri köy veya mahalledeki ihtiyaç sahibi kimselerin evlerine küçük ikramlıklarla ziyaretlerine giderler ve bu ziyaretleşmeye de ‘Perşembelik' denirdi.
Özellikle ziyarete giden komşu kadınlar, evinde ne varsa çıkınlarının içine koyarak ne götürdüğünü de göstermeden koltuk altlarına alarak ihtiyaç sahibi komşulara perşembelik hediye veya sadakalarını götürerek ziyaretleşirlerdi.
Bu adet sayesinde hem fakiri ziyaret, ihtiyacı tespit, hem de cumaya sadaka ile hazırlanırdı.
Komşunun komşu üzerindeki hakkı, annenin evlatları üzerindeki hakkı gibidir. Anne ile evladın birbirlerini nasıl sevip saymaları, haklarına önem verip incitmemeleri gerekiyorsa, komşular da birbirlerini öyle sevip saymalı, karşılıklı haklarına öyle dikkat etmeliler.
Komşu hakkı, kul hakkından sayıldığından dolayı ecdadımız komşuyu kırıp incitmekten hep titremiştir. Bunun için imkân sahibi komşular, ihtiyaç sahibi komşularının yardımına koşup dualarını almak için sanki yarışa girmişlerdir. Böylece ülke halkının birlik beraberliğini önce kendi aralarındaki komşu haklarına dikkat ederek sağlamışlardır.
İkinci bir rivayette de Perşembelik; Anadolu'da, bir yere ziyarete giderken eli boş gidilmemesi gerektiğine dair âdetimizi ifade eder.
Geleneklerimiz bize öğretiyor ki
Misafirliğe eli boş gidilmez
Fakat, misafir olduğumuz
Bu dünyadan da eli boş gidilmez (Ö.Karaca)”