AK Partili vekil neden sessiz?

Gündemde tartışılan İstanbul Sözleşmesi'nin Etkin Uygulanması ve İzlenmesi Konulu Alt Komisyon Başkanı olan AK Parti Kayseri Milletvekili Hülya Nergis'in sessizliği dikkat çekiyor!
AK Parti'de Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş'un, ‘İstanbul Sözleşmesi'nden çıkabiliriz' açıklamasının ardından tartışmalar sürerken, Meclis'te Kadın Erken Fırsat Eşitliği Komisyonu bünyesinde oluşturulan İstanbul Sözleşmesi'nin Etkin Uygulanması ve İzlenmesi Konulu Alt Komisyon Başkanı ve aynı zanda AK Parti Kayseri Milletvekili Hülya Nergis'in sessizliği ise dikkat çekiyor. Daha önce yaptığı konuşmalarda ve katıldığı televizyon programlarında sözleşmeyi savunan ve eleştirilere ‘Toplumsal cinsiyet eşitliğinden rahatsız olanlar niye kızlarını okutuyor?' sözleri ile de cevap veren Nergis'in, son günlerde çıkan tartışmaların ardındaki sessizliği akıllarda soru işaretleri bıraktı.

AK Parti'de İstanbul Sözleşmesi konusundaki tartışmalar devam ediyor. Partinin Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş'un İstanbul Sözleşmesi hakkındaki, ''Nasıl usulünü yerine getirerek imzalanmışsa, usulünü yerine getirerek sözleşmeden çıkılır'' sözleri tartışmayı daha da alevlendirdi.
‘SÖZLEŞMEYİ OKUMADAN BİR SÜRÜ İDDİA ORTAYA KOYULUYOR'
AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, ‘Türkiye'de bir grup bütün kötülüklerin anası olarak İstanbul Sözleşmesi'ni görüyor' dedi ve sözleşmeyi okumadan bir sürü iddia ortaya koyulduğunu savundu. Zengin, ‘Nafaka, eşcinsel evlilik diyor da yazmıyor bunlar bu sözleşmede. Hiç okumadan bununla alakalı bir sürü iddia ortaya koyuyor. Bir şeyin başında ‘toptancı bir hayır' şeklinde yaklaşmıyorum. Türkiye bu sözleşmeyi imzalarken hangi saiklerle imzaladı? Buna yüklenen anlamlar değişti mi?' şeklinde konuştu.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ'NİN ETKİN UYGULANMASI KOMİSYONU BAŞKANLIĞINI AK PARTİ KAYSERİ MİLLETVEKİLİ YAPIYOR
Diğer yandan parti içinde bu yönce tartışmalar yaşanırken sözleşmenin savunucuları arasında yer alan AK Parti Kayseri Milletvekili Hülya Nergis'in sessizliği ise akıllarda soru işaretleri bıraktı. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu'nda görev yapan ve aynı zamanda İstanbul Sözleşmesi'nin Etkin Uygulanması ve İzlenmesi Konulu Alt Komisyon Başkanı olan AK Parti Kayseri Milletvekili Hülya Nergis, bu konuda birçok toplantı ve görüşme gerçekleştirdi. Özellikle geçtiğimiz yıl yaptığı konuşmalarda ve katıldığı TV programlarında da sözleşmenin gerekliliğini savundu.

‘TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ'NDEN RAHATSIZ OLANLAR NİYE KIZLARINI OKUTUYOR?'

AK Partili Nergis, sözleşmeye yönelik eleştirilere geçmişte, ‘Aileyi ortadan kaldırmaya dönük bir düzenleme ve hedefimiz olamaz. İstanbul Sözleşmesi'nin arkasında başka şeyler aramayı ben maksatlı ve yanlış buluyorum. Ayrıca toplumsal cinsiyet eşitliğinden rahatsız olanlar, neden kendi kız çocuklarını okutuyor veya iş hayatına girmesi için çaba harcıyor? Kadının çalışıyor ve eğitimli olması aileye zarar vermez. Meclis'te 104 kadın milletvekili var ve çoğu anne hiç kimse de ailesini ihmal etmiyor.' şeklinde cevap vermişti.

SESSİZLİĞİ DİKKAT ÇEKTİ

Ancak Nergis, son günlerde bu yönde yaşanan tartışmalar sonrasında adeta sessizliğe büründü. Nergis'in daha önce kıyasıya savunduğu İstanbul Sözleşmesi'ne yönelik olarak son yaşanan tartışmaların ardından sessiz kalması ve bu yönde açıklama yapmaması dikkat çekti. Bazı çevreler, bu durumun ardından ‘Söz konusu komisyonun Başkanı olarak neden sessiz kalıyor?' sorusunu yöneltti.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ NEDİR?

11 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul'da gerçekleşen Avrupa Konseyi Bakanlar Kurulu toplantısında imzaya açılan İstanbul Sözleşmesi'nin resmi adı, Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadele Hakkındaki Avrupa Konseyi Sözleşmesi. İlk olarak Türkiye'nin imzaladığı sözleşme, 10 ülkenin onayıyla 2014 yılında yürürlüğe girdi ve Mart 2019 itibariyle 33 devlet ve Avrupa Birliği tarafından da onaylandı.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİNİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ NELERDİR?

İstanbul sözleşmesi; Kadınların güçlendirilmesi yolu dahil, kadın ile erkek arasındaki temel eşitliği teşvik etmek, taraf devletlerin yetkililerine, görevlilerine, kurum ve kuruluşlarına kadına yönelik şiddetle mücadele yükümlülüklerine uygun davranmalarını sağlamaları, cinsiyete duyarlı politikalar geliştirmeleri, şiddeti önlemede ve mücadelede bütüncül politikaların uygulanması, Kadına yönelik şiddetle mücadele alanında faaliyet gösteren sivil toplum örgütleriyle etkin işbirliği tesisi, özel sektör ve medyanın kadına yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla politika hazırlamalarını teşvik etme konularını içeriyor.